Musa Kamil Ekin
Yönetim Grubu
- Katılım
- 6 Nisan 2015
- Sertifika
- C Sınıfı
- Firma
- BelKo ltd.şti.
Günlük yaşantımızda birçok kimyasalla karşılaşıyor, maruz kalıyor ya da kullanıyoruz. Çoğu zaman bu kimyasalların zararlı olabileceklerini düşünmüyor ya da zararlarını gözardı edebiliyoruz. En basitinden; içerisinde binlerce zehir olduğunu bildiğimiz veya sadece nikotin sandığımız sigara; hayati zararları bilinmesine rağmen; milyonlarca insan tarafından içilmeye devam ediliyor. Bilerek veya ne yazık ki göz ardı ederek kendimize zarar vermeye devam edebiliyoruz. İşletmelerde ve yönetimlerinde de bu gerçek çok değişmiyor. Alışılmış veya kanıksanmış davranışlarımız kendimiz için nasıl yürüyorsa, işletmelerde de aynı şekilde ve aynı düşünce yapısıyla devam etmekte. Kimyasallarla çalıştığımız sektörlerde de Yangın ve Patlamaların, önlenememe sebeplerine ilişkin üç önemli durum ile karşılaşmaktayız.
Birinci Durum; Çalışma ortamımızı iyi tanımıyoruz örneğin, patlayıcı ortam oluşmasına sebep olabilecek kimyasalları tanımıyoruz. Bunun sonucu olarak da, tanımadığımız bir ortamda karşılaşacağımız tehlikelerin ve risklerin farkında değiliz. Bu aşamada işletmeyi doğru yönlendirecek bir Tehlikeli Madde Güvenlik Danışmanı ile çalışılması ve öncelikli olarak işletme yönetimine ve çalışanlarına sağlık ve güvenlik kültürünün yerleştirilmesi, karşılaşabilecekleri tehlike ve risklerin sonuçlarına ilişkin farkındalık yaratılması ve akabinde gerekli önlemlerin zaman kaybetmeden alınması gerekmektedir.
İkinci Durum; Çalışma alanımızı iyi tanıyoruz ve olası tehlikelerin farkındayız. Ancak, tüm bu tehlikeler ve risklere kayıtsız kalıyoruz veya göz ardı ediyoruz.Bu en çok karşılaştığımız ve zorlandığımız bir durumdur ve Bu tür işletmelerde çalışanlar ve yönetim genellikle yangın ya da patlama gibi maddi ve can kaybına varan bir olay yaşadıktan sonra iş güvenliğinin ciddiyetini anlarlar. Burada, öncelikli olarak işletme yönetimine ve çalışanlarına sağlık ve güvenlik kültürünün yerleştirilmesi ile birlikte karşılaşabilecekleri tehlikeler ve risklerin sonuçlarına ilişkin farkındalık yaratılması gerekmektedir. Farkındalık yaratırken yaşanılmış olaylardan örnekler verilmeli, sonuçları net olarak ortaya konulmalı ve alınacak önlemlerin işletmeye sağlayacağı faydalar ortaya konulmalıdır.
Üçüncü önemli faktör ise, Çalışma alanımızı iyi tanıyoruz ve olası tehlikelerin farkındayız. Aynı zamanda, tehlikeler ve risklere karşı önlemler almaya çalışıyoruz. Ancak, almış olduğumuz önlemler ya yeterli olmuyor ya da bu konuda bize yol gösterecek yeterli donanıma sahip uzman sayısı çok az veya hiç yok. Bu tarz işletmelerde, Çalışanlar ve yönetimde oluşmuş bir kültür söz konusudur. Olası tehlikelere karşı alınmış birçok önlem olduğundan karşılaşılabilecek tehlike ve riskler daha azdır. Burada yapılması gereken yetkin İş sağlığı güvenliği uzmanları ve Tehlikeli madde güvenlik danışmanları ile çalışılarak gerekli önlemleri tamamlamaktır. Gerekli önlemlerin zamanında alınması, zaman ve maliyet kaybını önleyecektir.
Yanıcı ve patlayıcı kimyasalların kullanıldığı işletme ortamlarında, uluslararası standartlarda belirlenmiş Patlamadan Korunma Dökümanı ciddiyetle hazırlanmalı ve hesaplama sonuçları, ortam şartları ile birlikte değerlendirilerek gerekli önlemler belirlenmeli ve vakit kaybetmeden bu tedbirler alınmalıdır. İşletmeler, konusunda işi mutlaka konunun uzmanlarına yaptırmalıdırlar. Türkiye de özellikle bu konuda internetten indirdikleri Patlamadan Korunma Dökümanı örneğini biraz değiştirerek; düşük fiyatlara hizmete veren bir furya ortaya çıktı. Maalesef, birçok işletmede sorumluluğu kendi üzerlerinden attıklarını düşünerek, yetkin olmayan ellere Patlamadan Korunma Dokümanlarını hazırlatıyorlar; kendilerinin ve işçilerinin canlarını adeta hiçe sayıyorlar. Şunu unutmayalım; Yeterli önlemleri kötü bir tecrübe yaşamadan alırsak ve takibini yaparak geliştirirsek, Hem kendi hem çalışanlarımızın canlarını, işletmemizi ve paramızı koruruz. Proaktif yapıda alınan hiçbir önlem maliyet değildir. Gerçek maliyet, alınmayan önlemler sonucu sürpriz olarak karşılaşabileceğimiz kötü bir tecrübelerin sonucudur.
Birinci Durum; Çalışma ortamımızı iyi tanımıyoruz örneğin, patlayıcı ortam oluşmasına sebep olabilecek kimyasalları tanımıyoruz. Bunun sonucu olarak da, tanımadığımız bir ortamda karşılaşacağımız tehlikelerin ve risklerin farkında değiliz. Bu aşamada işletmeyi doğru yönlendirecek bir Tehlikeli Madde Güvenlik Danışmanı ile çalışılması ve öncelikli olarak işletme yönetimine ve çalışanlarına sağlık ve güvenlik kültürünün yerleştirilmesi, karşılaşabilecekleri tehlike ve risklerin sonuçlarına ilişkin farkındalık yaratılması ve akabinde gerekli önlemlerin zaman kaybetmeden alınması gerekmektedir.
İkinci Durum; Çalışma alanımızı iyi tanıyoruz ve olası tehlikelerin farkındayız. Ancak, tüm bu tehlikeler ve risklere kayıtsız kalıyoruz veya göz ardı ediyoruz.Bu en çok karşılaştığımız ve zorlandığımız bir durumdur ve Bu tür işletmelerde çalışanlar ve yönetim genellikle yangın ya da patlama gibi maddi ve can kaybına varan bir olay yaşadıktan sonra iş güvenliğinin ciddiyetini anlarlar. Burada, öncelikli olarak işletme yönetimine ve çalışanlarına sağlık ve güvenlik kültürünün yerleştirilmesi ile birlikte karşılaşabilecekleri tehlikeler ve risklerin sonuçlarına ilişkin farkındalık yaratılması gerekmektedir. Farkındalık yaratırken yaşanılmış olaylardan örnekler verilmeli, sonuçları net olarak ortaya konulmalı ve alınacak önlemlerin işletmeye sağlayacağı faydalar ortaya konulmalıdır.
Üçüncü önemli faktör ise, Çalışma alanımızı iyi tanıyoruz ve olası tehlikelerin farkındayız. Aynı zamanda, tehlikeler ve risklere karşı önlemler almaya çalışıyoruz. Ancak, almış olduğumuz önlemler ya yeterli olmuyor ya da bu konuda bize yol gösterecek yeterli donanıma sahip uzman sayısı çok az veya hiç yok. Bu tarz işletmelerde, Çalışanlar ve yönetimde oluşmuş bir kültür söz konusudur. Olası tehlikelere karşı alınmış birçok önlem olduğundan karşılaşılabilecek tehlike ve riskler daha azdır. Burada yapılması gereken yetkin İş sağlığı güvenliği uzmanları ve Tehlikeli madde güvenlik danışmanları ile çalışılarak gerekli önlemleri tamamlamaktır. Gerekli önlemlerin zamanında alınması, zaman ve maliyet kaybını önleyecektir.
Yanıcı ve patlayıcı kimyasalların kullanıldığı işletme ortamlarında, uluslararası standartlarda belirlenmiş Patlamadan Korunma Dökümanı ciddiyetle hazırlanmalı ve hesaplama sonuçları, ortam şartları ile birlikte değerlendirilerek gerekli önlemler belirlenmeli ve vakit kaybetmeden bu tedbirler alınmalıdır. İşletmeler, konusunda işi mutlaka konunun uzmanlarına yaptırmalıdırlar. Türkiye de özellikle bu konuda internetten indirdikleri Patlamadan Korunma Dökümanı örneğini biraz değiştirerek; düşük fiyatlara hizmete veren bir furya ortaya çıktı. Maalesef, birçok işletmede sorumluluğu kendi üzerlerinden attıklarını düşünerek, yetkin olmayan ellere Patlamadan Korunma Dokümanlarını hazırlatıyorlar; kendilerinin ve işçilerinin canlarını adeta hiçe sayıyorlar. Şunu unutmayalım; Yeterli önlemleri kötü bir tecrübe yaşamadan alırsak ve takibini yaparak geliştirirsek, Hem kendi hem çalışanlarımızın canlarını, işletmemizi ve paramızı koruruz. Proaktif yapıda alınan hiçbir önlem maliyet değildir. Gerçek maliyet, alınmayan önlemler sonucu sürpriz olarak karşılaşabileceğimiz kötü bir tecrübelerin sonucudur.