Musa Kamil Ekin
Yönetim Grubu
- Katılım
- 6 Nisan 2015
- Sertifika
- C Sınıfı
- Firma
- BelKo ltd.şti.
Titreşim
Yazar Dr. Müslüm Güney / 23 Eylül 2015 saat 14:14
Titreşim sağlığımıza zarar verebilir mi?
İlginç bir şekilde, titreşim, hem gündelik hem de iş yaşantımızda sıkça karşımıza çıkmasına rağmen titreşimin olumsuz sağlık etkilerinin pek az insan farkındadır. Binilen taşıt, kullanılan ev süpürgesi ya da rondo; öte yandan matkaplar, dikiş makineleri, motorlu testereler. Sağlık sorunlarının titreşimle ilgisini tespit etmek zor olsa da ve titreşimin sağlığa olumsuz etkisi bir takım faktörlere bağlı olsa da, evet, titreşim sağlığımıza zarar verebilir.
Titreşimin sağlığımıza neden zarar verir?
Titreşen bir nesneyle temas ettiğimizde titreşen nesnenin enerjisi vücudumuza girer. Bu enerji ne kadar yüksekse ve ne kadar uzun süre maruz kalınıyorsa titreşimin sağlık etkileri o kadar yüksek olur. Titreşen şeyin frekansı ile vücut organlarımızın frekansı arasındaki ilişki de çok önemlidir. Vücudumuzdaki her organ kendine özgü bir frekansta titreşmeye meyillidir. Titreşen şeyin frekansı ile organımızın frekansı birbirine ne kadar yakın ya da aynıysa titreşen şeyden organa aktarılan enerji o kadar yüksek olur. Örneğin, salıncakta sallanan bir kişiyi sallanma hızına (frekansına) yakın küçük bir güçle ittiğimizde bile salıncak sallanmaya devam ederken, salıncağın sallanma hızına ayak uyduramadığımız bir itme yaptığımızda, uyguladığımız güç çok daha yüksek olsa bile, salıncağın sallanması aksayacak ya da bazı durumlarda salıncak duruverecektir.
Titreşim vücudumuza nasıl girer?
Titreşim vücuda titreşen şeye temas eden vücut bölümü aracılığıyla girer. Örneğin, matkap ya da motorlu testereyle çalışan bir işçinin vücuduna titreşim elleri ve kolları aracılığıyla girer. Bu durumda el-kol titreşim maruziyetinden söz edilir. Traktör kullanan bir işçi titreşimi üzerinde oturduğu koltuk aracılığıyla alır. Bu durumda ise tüm-vücut titreşim maruziyeti söz konusudur.
Dirseğin bükülü olması titreşimin iletilmesinde etkili midir?
Dirsek eklemi ne kadar bükülü ise, yani kolumuz vücudumuza ne kadar yakın ise, titreşimin elimizden üst kolumuza doğru dirsekten geçişi artma eğilimindedir. Tersinden ifade edersek, titreşimli bir aletle çalışırken, mümkün olduğu kadar dirsek eklemi bükülmemelidir.
Titreşimli aleti kavrama kuvveti titreşimin iletilmesinde etkili midir?
Titreşimli bir aleti, örneğin bir motorlu testerenin sapını, ya da bileylemek için taş motoruna sürttüğümüz bıçağın sapını ne kadar sıkı kavrarsak, elimize titreşimin geçişi o kadar fazla olmaktadır. Diğer bir deyişle, el-kol titreşim maruziyeti o kadar artmaktadır.
El-kol titreşim maruziyetinin sağlık etkileri nelerdir?
Titreşimli bir alete el ile temasla vücuda giren titreşimin sağlık etkileri “el-kol titreşim sendromu” ya da “mesleki Raynaud fenomeni” olarak adlandırılır. Bu etkiler damarlarda, kemiklerde, eklemlerde, kaslarda, kirişlerde ve sinirlerde titreşimin yaptığı hasar ile ilgilidir. El-kol titreşim sendromundaki Raynaud fenomenine “mesleki” denmesinin nedeni Raynaud fenomenine mesleki titreşim dışında başka etkenlerin de yol açmasıdır.
El-kol titreşim sendromunun ilk belirtisi nedir?
Ağrıdır. Bu aşamada henüz bir hasar, dolayısıyla bir hastalık, yani el-kol titreşim sendromu ortaya çıkmamıştır. Diğer bir deyişle, ağrı, el-kol titreşiminden kaynaklı zararın başladığının ve önlem alınması gerektiğinin ilk işaretidir.
El-kol titreşim sendromunun en dikkat çekici belirtisi nedir?
Yaklaşık 5-40 dakikalık bir soğuğa maruz kalınmakla ortaya çıkan bir ya da birden fazla parmaktaki beyazlaşmalardır (titreşim kaynaklı beyaz parmak). Beyazlaşma geçtikten sonra parmaklarda ağrı ve üşüme duygusu ortaya çıkar.
El-kol titreşim sendromunun diğer belirtileri nelerdir?
Parmaklarda karıncalanma, his kaybı, dokunma hissi kaybı ve kavrama gücü kaybıdır.
Soğuğun el-kol titreşim sendromu belirtilerine etkisi nedir?
Titreşim kaynaklı beyaz parmak ve diğer el-kol titreşim sendromu belirtileri soğuğa maruz kalındığında ağırlaşır. Bu yüzden, titreşimle birlikte soğuğa maruz kalınmasına engel olunmalıdır. Burada kastedilen soğuğun çevresel soğuk olduğu kadar, çalışırken tutulan titreşimli aletin sapındaki soğuk olduğu unutulmamalıdır.
El-kol titreşim sendromunun ciddiyetinin göstergeleri nelerdir?
El-kol titreşim sendromunun aşamalarıyla ilgili çeşitle sınıflandırmalar önerilmiştir. Bu sınıflandırmalara bir takım eleştiriler olsa bile yaygın olarak kullanılmaktadır. Bunlara göre el-kol titreşim sendromunun en ciddi aşaması özetle şöyledir. Parmaklarda beyazlaşma atakları sık oluyorsa, bu ataklar parmakların tümünde ya da çoğunda oluyorsa, parmakların yalnızca uçları değil avuca yakın kısımları da bu ataklardan etkileniyorsa, parmak uçlarında beyaz deri değişiklikleri ortaya çıkmışsa, parmaklarda aralıklı ya da sürekli uyuşukluk varsa, dokunmayla ayırt etme yeteneğinde veya el becerisinde azalma varsa hastalık en ciddi aşamada demektir.
El-kol titreşimi Karpal Tünel Sendromu’na neden olabilir mi?
Titreşimli el aletlerini kullanan işçilerde Median sinirin el bileğindeki karpal tünelde sıkışmasıyla ortaya çıkan ve ağrı, uyuşma ve/veya duyu kaybı ile seyreden Karpal Tünel Sendromu daha sık görülmektedir. Titreşimin hangi yolla Karpal Tünel Sendromu’na neden olduğu tam olarak anlaşılamamıştır. Titreşimin tek başına Karpal Tünel Sendromu yaptığından çok, onun oluşmasına katkıda bulunduğu düşünülmektedir.
El-kol titreşimi Kienböck Hastalığı’na neden olabilir mi?
El bilek ekleminde ilerleyici ağrı ve fonksiyon kaybına neden olan bir tablo olan Kienböck Hastalığı ile titreşimin ilişkisi tartışmalıdır. Kimi araştırmacılar titreşimin hastalığa neden olduğunu, kimileri olmadığını, kimileri ise yalnızca oluşmasına katkıda bulunduğunu düşünmektedir.
El-kol titreşimine maruz kalmak kaza geçirme olasılığını artırır mı?
Elin dokunmayla ayırt etme becerisinde ve eli kullanma becerisinde azalmaya yol açtığından dolayı, el-kol titreşimine maruz kalmak çalışanın kaza geçirme ve yaralanma riskini artırır. Örneğin, keskin ve sıcak cisimleri ayırt etmede azalma olduğu için, kişi, bu cisimlerle çalışırken elini kesebilir ya da yakabilir.
El-kol titreşimine en çok maruz kalınan sektörler ve işler nelerdir?
Tarım, inşaat, ormancılık, dökümcülük, mobilyacılık ve kerestecilik, demir-çelik, metal, maden, gemi inşa, tekstil, ayakkabı vb pek çok sektörde titreşimli el aletleri (kaya matkapları, motorlu testereler, el zımpara makineleri, havalı delgi aletleri vb) ya da titreşimli makinelerle (dikiş ve dokuma makineleri, pres makineleri, dövme makineleri vb) çalışılmaktadır.
Tüm vücut titreşiminin sağlık etkileri nelerdir?
Tüm vücut titreşiminin sağlık etkileri tam olarak anlaşılamamıştır. Yapılan çalışmalarda görüldüğü üzere, tüm vücut titreşimine maruz kalanlarda genel bir hasta hissetme hali ortaya çıkar; performans azalır; tüm vücut titreşimi barsak, dolaşım, solunum, kas ve sırt hastalıklarına katkıda bulunabilir.
Tüm vücut titreşimine en çok maruz kalınan sektörler ve işler nelerdir?
Ulaştırma (kamyon ya da tır kullananlar, helikopter pilotları), tarım (traktör kullananlar) ve iş makinelerinin (buldozer, greyder, kazıcı, vb) kullanıldığı sektörlerde tüm vücut titreşimine maruziyet fazladır.
Titreşimin sağlık etkileri ne kadar sürede ortaya çıkar?
İki farklı işyerinde aynı işi yapan iki farklı kişinin birinde titreşimin herhangi bir zararlı etkisi henüz ortaya çıkmamışken, diğerinde kalıcı beyaz parmak değişikliği gelişmiş olabilir. Titreşimin zararlı sağlık etkileri yavaş ilerler. Bir hastalık olarak fark edilmeden önce aylar ya da yıllar geçebilir. Üstelik bu süre kişiden kişiye de farklılık gösterir. Bunun pek çok nedeni vardır. Bu nedenlerden bir kısmı maruz kalınan titreşimin şiddeti, gün içinde ne kadar süre maruz kalındığı ve kaç yıl boyunca maruz kalındığı gibi teknik nedenlerdir. Nedenlerden bir kısmı ise çalışma alışkanlıkları ve yöntemiyle ilgilidir. Örneğin, kişinin titreşimli el aletini çok sıkı kavraması ya da kavradığı aletin sapının sert olması titreşimin etkisini artırır. Son olarak ise kişisel faktörler vardır. İlaç ve sigara kullanımı ya da ellerde ve kollarda geçirilmiş eski hastalıklar titreşimin etkisini artırır.
Titreşimle ilgili hasar ya da hastalık yaşamadan titreşimle çalışmak mümkün müdür?
Her ne kadar, yukarıda, titreşimin sağlık etkilerinin ortaya çıkmasında pek çok faktörün etkili olduğu söylense de, bu faktörler içinde en önemlisi bir çalışma günü içinde maruz kalınan şiddetin miktarıdır. Eğer işçiler bu miktarın altında bir titreşimle çalışırlarsa titreşimle ilgili bir hasar ya da hastalık gelişmez. Ülkemizde bu miktarlar, el-kol ve tüm vücut titreşimi için ayrı ayrı olarak, yönetmeliklerle belirlenmiştir.
Titreşimin neden olduğu hastalıklara nasıl tanı konur?
Titreşimin neden olduğu hastalıklar yalnızca titreşime özgü değildir. Bu yüzden bir hastalığın titreşim nedeniyle olup olmadığını belirlemede işçinin titreşime maruziyeti, şikâyetleri ve yapılan bir takım testler hep birlikte ve dikkatlice değerlendirilmelidir.
İşçi gürültü ve titreşime birlikte maruz kalırsa ne olur?
Titreşim tek başına işitme kaybına neden olmamaktadır. Ancak aynı düzeyde ye maruz kalan iki işçi grubundan bir tanesi titreşime de maruz kaldığında, o gruptaki işçilerde gürültüye bağlı işitme kaybının düzeyi daha yüksek görülmektedir. Diğer bir deyişle, titreşim gürültünün işitmeye zararlı etkisini artırmaktadır.
Çalışanların ne kadar titreşime maruz kaldıkları ölçülmeli midir?
Titreşimin olumsuz sağlık etkilerini önlemenin en etkili yolunun günlük titreşim maruziyetini sınırlamak olduğunu yukarıda söylemiştik. Bunun için de işçinin günlük titreşim maruziyetini ölçmek gerekir. İlgili yönetmelik gereğince, titreşimle çalışan işçiler için sağlık risk değerlendirmesi yapılmalı ve gerek görüldüğü durumda el-kol ve/veya tüm vücut titreşim ölçümleri işverence yaptırılmalıdır.
Ülkemizde titreşimle ilgili yasal sınırlar nelerdir?
Çalışanlar el için 5 m/s2, tüm vücut için 1,15 m/s2 değerlerinin üzerinde bir titreşime kesinlikle maruz kalmamalıdır.
İşyerinizde yapılan titreşim ölçümünün sonuçlarına nasıl ulaşabilirsiniz?
İşyerinizde bir titreşim ölçümü yapıldıysa, bu ölçümün sonuçlarını işvereninizden talep edebilirsiniz. İşvereniniz bu sonuçları size sağlamakla yükümlüdür.
Titreşime maruz kalan çalışanların sağlık gözetimine ne zaman başlanır?
Yapılan ölçümlerde el için 2,5 m/s2, tüm vücut için 0,5 m/s2 ve üzerinde bir titreşime maruziyet tespit edilirse bu kişilerin sağlık gözetimine başlanmalıdır. Bununla birlikte, eğer kişideki sağlık sorunlarının titreşimle ilgili olduğu düşünülüyorsa, yukarıdaki değerlere ulaşılmasa bile sağlık gözetimi bu kişilere de uygulanmalıdır.
Sağlık gözetiminin amacı nedir?
Yukarıda da söylediğimiz gibi, titreşimle ilgili hastalıklarda en önemli nokta mesleki bir maruziyetin varlığıdır. Bu yüzden, sağlık gözetiminin amacı, titreşime maruziyetin olduğu işyerlerinde çalışanlarda ortaya çıkan sağlık sorunlarının titreşimle ilgili olup olmadığını, mümkün olan en erken aşamada tespit etmektir. İşyeri hekimi bundan şüphelendiğinde mutlaka ileri bir sağlık kurumuna işçiyi sevk etmelidir.
Titreşimle ilgili sağlık sorunları meslek hastalığı mıdır?
Evet, sağlık sorunlarının titreşimle ilgili olduğu kanıtlandığı durumda bunlar meslek hastalığı kabul edilmektedir. Bunun için, işçi, işinden ayrılsa bile, meslek hastalığı ortaya çıktığında, ayrılık tarihinden 2 yıl geçmemişse başvuruda bulunabilir.
Yazar Dr. Müslüm Güney / 23 Eylül 2015 saat 14:14
Titreşim sağlığımıza zarar verebilir mi?
İlginç bir şekilde, titreşim, hem gündelik hem de iş yaşantımızda sıkça karşımıza çıkmasına rağmen titreşimin olumsuz sağlık etkilerinin pek az insan farkındadır. Binilen taşıt, kullanılan ev süpürgesi ya da rondo; öte yandan matkaplar, dikiş makineleri, motorlu testereler. Sağlık sorunlarının titreşimle ilgisini tespit etmek zor olsa da ve titreşimin sağlığa olumsuz etkisi bir takım faktörlere bağlı olsa da, evet, titreşim sağlığımıza zarar verebilir.
Titreşimin sağlığımıza neden zarar verir?
Titreşen bir nesneyle temas ettiğimizde titreşen nesnenin enerjisi vücudumuza girer. Bu enerji ne kadar yüksekse ve ne kadar uzun süre maruz kalınıyorsa titreşimin sağlık etkileri o kadar yüksek olur. Titreşen şeyin frekansı ile vücut organlarımızın frekansı arasındaki ilişki de çok önemlidir. Vücudumuzdaki her organ kendine özgü bir frekansta titreşmeye meyillidir. Titreşen şeyin frekansı ile organımızın frekansı birbirine ne kadar yakın ya da aynıysa titreşen şeyden organa aktarılan enerji o kadar yüksek olur. Örneğin, salıncakta sallanan bir kişiyi sallanma hızına (frekansına) yakın küçük bir güçle ittiğimizde bile salıncak sallanmaya devam ederken, salıncağın sallanma hızına ayak uyduramadığımız bir itme yaptığımızda, uyguladığımız güç çok daha yüksek olsa bile, salıncağın sallanması aksayacak ya da bazı durumlarda salıncak duruverecektir.
Titreşim vücudumuza nasıl girer?
Titreşim vücuda titreşen şeye temas eden vücut bölümü aracılığıyla girer. Örneğin, matkap ya da motorlu testereyle çalışan bir işçinin vücuduna titreşim elleri ve kolları aracılığıyla girer. Bu durumda el-kol titreşim maruziyetinden söz edilir. Traktör kullanan bir işçi titreşimi üzerinde oturduğu koltuk aracılığıyla alır. Bu durumda ise tüm-vücut titreşim maruziyeti söz konusudur.
Dirseğin bükülü olması titreşimin iletilmesinde etkili midir?
Dirsek eklemi ne kadar bükülü ise, yani kolumuz vücudumuza ne kadar yakın ise, titreşimin elimizden üst kolumuza doğru dirsekten geçişi artma eğilimindedir. Tersinden ifade edersek, titreşimli bir aletle çalışırken, mümkün olduğu kadar dirsek eklemi bükülmemelidir.
Titreşimli aleti kavrama kuvveti titreşimin iletilmesinde etkili midir?
Titreşimli bir aleti, örneğin bir motorlu testerenin sapını, ya da bileylemek için taş motoruna sürttüğümüz bıçağın sapını ne kadar sıkı kavrarsak, elimize titreşimin geçişi o kadar fazla olmaktadır. Diğer bir deyişle, el-kol titreşim maruziyeti o kadar artmaktadır.
El-kol titreşim maruziyetinin sağlık etkileri nelerdir?
Titreşimli bir alete el ile temasla vücuda giren titreşimin sağlık etkileri “el-kol titreşim sendromu” ya da “mesleki Raynaud fenomeni” olarak adlandırılır. Bu etkiler damarlarda, kemiklerde, eklemlerde, kaslarda, kirişlerde ve sinirlerde titreşimin yaptığı hasar ile ilgilidir. El-kol titreşim sendromundaki Raynaud fenomenine “mesleki” denmesinin nedeni Raynaud fenomenine mesleki titreşim dışında başka etkenlerin de yol açmasıdır.
El-kol titreşim sendromunun ilk belirtisi nedir?
Ağrıdır. Bu aşamada henüz bir hasar, dolayısıyla bir hastalık, yani el-kol titreşim sendromu ortaya çıkmamıştır. Diğer bir deyişle, ağrı, el-kol titreşiminden kaynaklı zararın başladığının ve önlem alınması gerektiğinin ilk işaretidir.
El-kol titreşim sendromunun en dikkat çekici belirtisi nedir?
Yaklaşık 5-40 dakikalık bir soğuğa maruz kalınmakla ortaya çıkan bir ya da birden fazla parmaktaki beyazlaşmalardır (titreşim kaynaklı beyaz parmak). Beyazlaşma geçtikten sonra parmaklarda ağrı ve üşüme duygusu ortaya çıkar.
El-kol titreşim sendromunun diğer belirtileri nelerdir?
Parmaklarda karıncalanma, his kaybı, dokunma hissi kaybı ve kavrama gücü kaybıdır.
Soğuğun el-kol titreşim sendromu belirtilerine etkisi nedir?
Titreşim kaynaklı beyaz parmak ve diğer el-kol titreşim sendromu belirtileri soğuğa maruz kalındığında ağırlaşır. Bu yüzden, titreşimle birlikte soğuğa maruz kalınmasına engel olunmalıdır. Burada kastedilen soğuğun çevresel soğuk olduğu kadar, çalışırken tutulan titreşimli aletin sapındaki soğuk olduğu unutulmamalıdır.
El-kol titreşim sendromunun ciddiyetinin göstergeleri nelerdir?
El-kol titreşim sendromunun aşamalarıyla ilgili çeşitle sınıflandırmalar önerilmiştir. Bu sınıflandırmalara bir takım eleştiriler olsa bile yaygın olarak kullanılmaktadır. Bunlara göre el-kol titreşim sendromunun en ciddi aşaması özetle şöyledir. Parmaklarda beyazlaşma atakları sık oluyorsa, bu ataklar parmakların tümünde ya da çoğunda oluyorsa, parmakların yalnızca uçları değil avuca yakın kısımları da bu ataklardan etkileniyorsa, parmak uçlarında beyaz deri değişiklikleri ortaya çıkmışsa, parmaklarda aralıklı ya da sürekli uyuşukluk varsa, dokunmayla ayırt etme yeteneğinde veya el becerisinde azalma varsa hastalık en ciddi aşamada demektir.
El-kol titreşimi Karpal Tünel Sendromu’na neden olabilir mi?
Titreşimli el aletlerini kullanan işçilerde Median sinirin el bileğindeki karpal tünelde sıkışmasıyla ortaya çıkan ve ağrı, uyuşma ve/veya duyu kaybı ile seyreden Karpal Tünel Sendromu daha sık görülmektedir. Titreşimin hangi yolla Karpal Tünel Sendromu’na neden olduğu tam olarak anlaşılamamıştır. Titreşimin tek başına Karpal Tünel Sendromu yaptığından çok, onun oluşmasına katkıda bulunduğu düşünülmektedir.
El-kol titreşimi Kienböck Hastalığı’na neden olabilir mi?
El bilek ekleminde ilerleyici ağrı ve fonksiyon kaybına neden olan bir tablo olan Kienböck Hastalığı ile titreşimin ilişkisi tartışmalıdır. Kimi araştırmacılar titreşimin hastalığa neden olduğunu, kimileri olmadığını, kimileri ise yalnızca oluşmasına katkıda bulunduğunu düşünmektedir.
El-kol titreşimine maruz kalmak kaza geçirme olasılığını artırır mı?
Elin dokunmayla ayırt etme becerisinde ve eli kullanma becerisinde azalmaya yol açtığından dolayı, el-kol titreşimine maruz kalmak çalışanın kaza geçirme ve yaralanma riskini artırır. Örneğin, keskin ve sıcak cisimleri ayırt etmede azalma olduğu için, kişi, bu cisimlerle çalışırken elini kesebilir ya da yakabilir.
El-kol titreşimine en çok maruz kalınan sektörler ve işler nelerdir?
Tarım, inşaat, ormancılık, dökümcülük, mobilyacılık ve kerestecilik, demir-çelik, metal, maden, gemi inşa, tekstil, ayakkabı vb pek çok sektörde titreşimli el aletleri (kaya matkapları, motorlu testereler, el zımpara makineleri, havalı delgi aletleri vb) ya da titreşimli makinelerle (dikiş ve dokuma makineleri, pres makineleri, dövme makineleri vb) çalışılmaktadır.
Tüm vücut titreşiminin sağlık etkileri nelerdir?
Tüm vücut titreşiminin sağlık etkileri tam olarak anlaşılamamıştır. Yapılan çalışmalarda görüldüğü üzere, tüm vücut titreşimine maruz kalanlarda genel bir hasta hissetme hali ortaya çıkar; performans azalır; tüm vücut titreşimi barsak, dolaşım, solunum, kas ve sırt hastalıklarına katkıda bulunabilir.
Tüm vücut titreşimine en çok maruz kalınan sektörler ve işler nelerdir?
Ulaştırma (kamyon ya da tır kullananlar, helikopter pilotları), tarım (traktör kullananlar) ve iş makinelerinin (buldozer, greyder, kazıcı, vb) kullanıldığı sektörlerde tüm vücut titreşimine maruziyet fazladır.
Titreşimin sağlık etkileri ne kadar sürede ortaya çıkar?
İki farklı işyerinde aynı işi yapan iki farklı kişinin birinde titreşimin herhangi bir zararlı etkisi henüz ortaya çıkmamışken, diğerinde kalıcı beyaz parmak değişikliği gelişmiş olabilir. Titreşimin zararlı sağlık etkileri yavaş ilerler. Bir hastalık olarak fark edilmeden önce aylar ya da yıllar geçebilir. Üstelik bu süre kişiden kişiye de farklılık gösterir. Bunun pek çok nedeni vardır. Bu nedenlerden bir kısmı maruz kalınan titreşimin şiddeti, gün içinde ne kadar süre maruz kalındığı ve kaç yıl boyunca maruz kalındığı gibi teknik nedenlerdir. Nedenlerden bir kısmı ise çalışma alışkanlıkları ve yöntemiyle ilgilidir. Örneğin, kişinin titreşimli el aletini çok sıkı kavraması ya da kavradığı aletin sapının sert olması titreşimin etkisini artırır. Son olarak ise kişisel faktörler vardır. İlaç ve sigara kullanımı ya da ellerde ve kollarda geçirilmiş eski hastalıklar titreşimin etkisini artırır.
Titreşimle ilgili hasar ya da hastalık yaşamadan titreşimle çalışmak mümkün müdür?
Her ne kadar, yukarıda, titreşimin sağlık etkilerinin ortaya çıkmasında pek çok faktörün etkili olduğu söylense de, bu faktörler içinde en önemlisi bir çalışma günü içinde maruz kalınan şiddetin miktarıdır. Eğer işçiler bu miktarın altında bir titreşimle çalışırlarsa titreşimle ilgili bir hasar ya da hastalık gelişmez. Ülkemizde bu miktarlar, el-kol ve tüm vücut titreşimi için ayrı ayrı olarak, yönetmeliklerle belirlenmiştir.
Titreşimin neden olduğu hastalıklara nasıl tanı konur?
Titreşimin neden olduğu hastalıklar yalnızca titreşime özgü değildir. Bu yüzden bir hastalığın titreşim nedeniyle olup olmadığını belirlemede işçinin titreşime maruziyeti, şikâyetleri ve yapılan bir takım testler hep birlikte ve dikkatlice değerlendirilmelidir.
İşçi gürültü ve titreşime birlikte maruz kalırsa ne olur?
Titreşim tek başına işitme kaybına neden olmamaktadır. Ancak aynı düzeyde ye maruz kalan iki işçi grubundan bir tanesi titreşime de maruz kaldığında, o gruptaki işçilerde gürültüye bağlı işitme kaybının düzeyi daha yüksek görülmektedir. Diğer bir deyişle, titreşim gürültünün işitmeye zararlı etkisini artırmaktadır.
Çalışanların ne kadar titreşime maruz kaldıkları ölçülmeli midir?
Titreşimin olumsuz sağlık etkilerini önlemenin en etkili yolunun günlük titreşim maruziyetini sınırlamak olduğunu yukarıda söylemiştik. Bunun için de işçinin günlük titreşim maruziyetini ölçmek gerekir. İlgili yönetmelik gereğince, titreşimle çalışan işçiler için sağlık risk değerlendirmesi yapılmalı ve gerek görüldüğü durumda el-kol ve/veya tüm vücut titreşim ölçümleri işverence yaptırılmalıdır.
Ülkemizde titreşimle ilgili yasal sınırlar nelerdir?
Çalışanlar el için 5 m/s2, tüm vücut için 1,15 m/s2 değerlerinin üzerinde bir titreşime kesinlikle maruz kalmamalıdır.
İşyerinizde yapılan titreşim ölçümünün sonuçlarına nasıl ulaşabilirsiniz?
İşyerinizde bir titreşim ölçümü yapıldıysa, bu ölçümün sonuçlarını işvereninizden talep edebilirsiniz. İşvereniniz bu sonuçları size sağlamakla yükümlüdür.
Titreşime maruz kalan çalışanların sağlık gözetimine ne zaman başlanır?
Yapılan ölçümlerde el için 2,5 m/s2, tüm vücut için 0,5 m/s2 ve üzerinde bir titreşime maruziyet tespit edilirse bu kişilerin sağlık gözetimine başlanmalıdır. Bununla birlikte, eğer kişideki sağlık sorunlarının titreşimle ilgili olduğu düşünülüyorsa, yukarıdaki değerlere ulaşılmasa bile sağlık gözetimi bu kişilere de uygulanmalıdır.
Sağlık gözetiminin amacı nedir?
Yukarıda da söylediğimiz gibi, titreşimle ilgili hastalıklarda en önemli nokta mesleki bir maruziyetin varlığıdır. Bu yüzden, sağlık gözetiminin amacı, titreşime maruziyetin olduğu işyerlerinde çalışanlarda ortaya çıkan sağlık sorunlarının titreşimle ilgili olup olmadığını, mümkün olan en erken aşamada tespit etmektir. İşyeri hekimi bundan şüphelendiğinde mutlaka ileri bir sağlık kurumuna işçiyi sevk etmelidir.
Titreşimle ilgili sağlık sorunları meslek hastalığı mıdır?
Evet, sağlık sorunlarının titreşimle ilgili olduğu kanıtlandığı durumda bunlar meslek hastalığı kabul edilmektedir. Bunun için, işçi, işinden ayrılsa bile, meslek hastalığı ortaya çıktığında, ayrılık tarihinden 2 yıl geçmemişse başvuruda bulunabilir.