Musa Kamil Ekin
Yönetim Grubu
- Katılım
- 6 Nisan 2015
- Sertifika
- C Sınıfı
- Firma
- BelKo ltd.şti.
Sendikalı olma özgürlüğü en önemli Anayasal haklardan birisi. Bu özgürlüğünü kullandığı için ayrımcılığa uğrayan işçinin de bazı hakları var.
Sendikacılık, işçilerin bir arada ve daha güçlü olmaları, haklarını daha iyi arayabilmeleri ve dayanışma içinde olmaları için oldukça önemli. Ancak ne yazık ki ülkemizde sendikalılaşma oranı çok düşük seviyede. Öyle ki ülkemiz sendikalılaşma oranında ILO verilerine göre yüzde 4’lük oranla OECD ülkeleri arasında sonuncu sırada.
Kimse sendikadan ayrılmaya zorlanamaz
Sendika özgürlüğü Anayasa ile koruma altına alınmış bir hak. Dolayısıyla kanunla bile bu hakkın engellenmesi mümkün olamaz. Anayasa’nın 51. maddesine göre; çalışanlar ve işverenler, üyelerinin çalışma ilişkilerinde, ekonomik ve sosyal hak ve menfaatlerini korumak ve geliştirmek için önceden izin almaksızın
Sendikalar ve üst kuruluşlar kurma,
Bunlara serbestçe üye olma ve
Üyelikten serbestçe çekilme haklarına sahip.
Ayrıca hiç kimse bir sendikaya üye olmaya ya da üyelikten ayrılmaya da zorlanamaz.
İşten çıkarmada sendikacılık sebep olamaz
İş mevzuatına göre 30’dan fazla işçi çalıştırılan bir işyerinde 6 aydan fazla kıdemi olan bir işçinin işten çıkartılabilmesi için mutlaka işverenin geçerli bir sebep göstermesi gerekli.
Yoksa işçi işe iade davasıyla işe geri dönebilir. Ayrıca 6 aylık kıdem koşulu maden işyerleri için gerekli değil.
Sendika üyeliği veya çalışma saatleri dışında veya işverenin rızası ile çalışma saatleri içinde sendikal faaliyetlere katılmak ile işyeri sendika temsilciliği yapmak işten çıkarmada geçerli bir sebep sayılmıyor.
30’dan az işçi çalıştıran işyerlerinde de her ne kadar işten çıkarmada geçerli bir sebebe gerek görülmese de sendikal faaliyet nedeniyle işten çıkarma durumunda işveren kötüniyet tazminatı ödüyor ve işe iade mümkün oluyor.
Sendikal tazminat ödenir
Geçen aylarda Resmi Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesi’nin 22.10.2014 tarihli kararı ile sendikal özgürlüğe ilişkin önemli bir düzenleme yapıldı ve sendikal tazminat almanın kapsamı genişletildi.
Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’na göre, işçilerin işe alınması, çalışma şartlarındaki ayrımcılık veya çalışmaya son verilmesi, işten çıkarılması durumu sendikal faaliyetler veya sendikaya üyelik nedeniyle söz konusu ise işveren sendikal tazminat ödemek zorunda kalıyor.
Anayasa Mahkemesi kararı ile sendikal tazminatın kapsamına sadece 30’dan fazla işçi çalıştırılan işyerleri değil diğer işyerleri de alındı.
Sendikal tazminatın tutarı işçinin bir yıllık ücret tutarından az olmamak üzere hakim tarafından takdir ediliyor.
Kıdem tazminatı da alınır
Bir işçinin sendikal faaliyet nedeniyle işten çıkartılması halinde sendikal tazminatın yanında başka hakları da bulunuyor. İşçinin sendikal tazminat alması aynı zamanda kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı almasına engel değil.
Ancak işçiye, sendikal tazminat ile birlikte kötü niyet tazminatı, ayrımcılık tazminatı ve iş güvencesi tazminatı ödenmiyor.
25 Ocak 2016
Sendikacılık, işçilerin bir arada ve daha güçlü olmaları, haklarını daha iyi arayabilmeleri ve dayanışma içinde olmaları için oldukça önemli. Ancak ne yazık ki ülkemizde sendikalılaşma oranı çok düşük seviyede. Öyle ki ülkemiz sendikalılaşma oranında ILO verilerine göre yüzde 4’lük oranla OECD ülkeleri arasında sonuncu sırada.
Kimse sendikadan ayrılmaya zorlanamaz
Sendika özgürlüğü Anayasa ile koruma altına alınmış bir hak. Dolayısıyla kanunla bile bu hakkın engellenmesi mümkün olamaz. Anayasa’nın 51. maddesine göre; çalışanlar ve işverenler, üyelerinin çalışma ilişkilerinde, ekonomik ve sosyal hak ve menfaatlerini korumak ve geliştirmek için önceden izin almaksızın
Sendikalar ve üst kuruluşlar kurma,
Bunlara serbestçe üye olma ve
Üyelikten serbestçe çekilme haklarına sahip.
Ayrıca hiç kimse bir sendikaya üye olmaya ya da üyelikten ayrılmaya da zorlanamaz.
İşten çıkarmada sendikacılık sebep olamaz
İş mevzuatına göre 30’dan fazla işçi çalıştırılan bir işyerinde 6 aydan fazla kıdemi olan bir işçinin işten çıkartılabilmesi için mutlaka işverenin geçerli bir sebep göstermesi gerekli.
Yoksa işçi işe iade davasıyla işe geri dönebilir. Ayrıca 6 aylık kıdem koşulu maden işyerleri için gerekli değil.
Sendika üyeliği veya çalışma saatleri dışında veya işverenin rızası ile çalışma saatleri içinde sendikal faaliyetlere katılmak ile işyeri sendika temsilciliği yapmak işten çıkarmada geçerli bir sebep sayılmıyor.
30’dan az işçi çalıştıran işyerlerinde de her ne kadar işten çıkarmada geçerli bir sebebe gerek görülmese de sendikal faaliyet nedeniyle işten çıkarma durumunda işveren kötüniyet tazminatı ödüyor ve işe iade mümkün oluyor.
Sendikal tazminat ödenir
Geçen aylarda Resmi Gazete’de yayımlanan Anayasa Mahkemesi’nin 22.10.2014 tarihli kararı ile sendikal özgürlüğe ilişkin önemli bir düzenleme yapıldı ve sendikal tazminat almanın kapsamı genişletildi.
Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’na göre, işçilerin işe alınması, çalışma şartlarındaki ayrımcılık veya çalışmaya son verilmesi, işten çıkarılması durumu sendikal faaliyetler veya sendikaya üyelik nedeniyle söz konusu ise işveren sendikal tazminat ödemek zorunda kalıyor.
Anayasa Mahkemesi kararı ile sendikal tazminatın kapsamına sadece 30’dan fazla işçi çalıştırılan işyerleri değil diğer işyerleri de alındı.
Sendikal tazminatın tutarı işçinin bir yıllık ücret tutarından az olmamak üzere hakim tarafından takdir ediliyor.
Kıdem tazminatı da alınır
Bir işçinin sendikal faaliyet nedeniyle işten çıkartılması halinde sendikal tazminatın yanında başka hakları da bulunuyor. İşçinin sendikal tazminat alması aynı zamanda kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı almasına engel değil.
Ancak işçiye, sendikal tazminat ile birlikte kötü niyet tazminatı, ayrımcılık tazminatı ve iş güvencesi tazminatı ödenmiyor.
25 Ocak 2016