’ta, dört yıl önce
maden ocağında ölen 33 yaşındaki iki çocuk babası Uğur Bakıroğlu, bilirkişi raporunda asli kusurlu bulundu. Oğullarını kaçak ocakta kaybeden aile ikinci şoku yaşadı.
Zonguldak’ta, 2010 yılında kaçak maden ocağında başına tavandan taş düşen Uğur Bakıroğlu, hayatını kaybetti. Kazanın ardından kaçak ocağı çalıştırdığı iddia edilen Abdulkadir O. ve beraberindekiler hakkında 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nde kamu davası açıldı.
Mahkeme heyeti olayı araştırması için bilirkişi tayin edilmesini istedi. Bilirkişi heyeti olayla ilgili çalışmalarını tamamlayıp mahkemeye sundu. Bilirkişi raporuna göre, iş güvenliği tedbiri almadan ocağa giren işçi Uğur Bakıroğlu, olayda asli kusurlu bulundu.
OLAY
Olay, Kilimli ilçesine bağlı Bölüm mahallesindeki kaçak kömür ocağında 1 Eylül 2010 günü meydana geldi. Tavandan taş düşmesi sonucu yaralanan 33 yaşındaki Uğur Bakıroğlu, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Yapılan otopsi ise işçinin genel vücut travmasına bağlı çok parçalı kafatası, yüz kemik kırıkları ile birlikte beyin kanaması ve beyin doku harabiyeti sonucu işçinin yaşamını yitirdiği belirlendi. Zonguldak Adliyesi 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nde kaçak kömür ocağını çalıştıran Abdulkadir O., Murat T., Aydoğan Ç. ve B. hakkında “Taksirle ölüme neden olma ve hırsızlık” suçlamasıyla kamu davası açıldı.
Olayda hangi sanıkların ne kadar ve ne şekilde kusurlu olduklarını araştırmak üzere bilirkişi tayin edildi.
ANNE VE BABA ŞİKÂYETÇİ
Kaçak ocakta hayatını kaybeden Uğur Bakıroğlu’nun annesi Hamide Bakıroğlu da 2011 tarihinde verdiği ifadesinde oğlunun sigortasının olmadığını söyledi. Anne Bakıroğlu, oğlunun kaçak kömür ocağında çalıştığını belirterek "Sigortası yoktu. Kazada vefat etti. Abdulkadir O’dan şikayetçiyim. Sanığın cezalandırılmasını talep ediyorum” dedi. Görme engelli baba Nihat Bakıroğlu da olayın üzerinden dört yıl geçmesine rağmen halen sonuç alamadıklarını öne sürdü. Baba Bakıroğlu, hayatını kaybeden oğlu için gözyaşlarına boğuldu.
Sanıklardan Abdulkadir O. ise Bakıroğlu’nun iş kazası sonucu yaşamını yitirdiğini ifade ederek üzerine atılı suçlamaları kabul etmedi.
“AMACIMIZ BAYRAMDAN ÖNCE KÖMÜRÜ ALABİLMEKTİ”
Sanıklardan Ramazan B. ise 2010 tarihinde polis merkezinde verdiği ifadede olay günü Uğur Bakıroğlu ile birlikte kaçak ocağa gittiklerini söyledi. Ramazan B. ifadesinde şöyle dedi:
“Amacımız ocağın içerisini kontrol edip kömür varsa bayramdan önce kömürü alabilmekti. Ben ‘Ocağa girmem’ dedim. Uğur ‘Ben tek başıma girerim’ dedi. Ocağın ağzında bulunan postayı geçerek içeri yalnız başına baretsiz girdi. Elinde sadece kafa lambası vardı. Beş on dakika kadar Uğur’un çıkmasını bekledim. İçeriden ses gelmiyordu. Dışarı çıkmayınca ardından bende girdim.”
“TAVANDAN TAŞLAR GELİYORDU”
Kaçak kömür ocağına girdikten sonra Uğur Bakıroğlu ile karşılaştığını anlatan Ramazan B., şunları söyledi: “7-8 metre kadar ocaktan içeri girdim. Uğur Bakıroğlu’nu direğe dayanmış vaziyette yerde otururken gördüm. Bu sırada ocağın tavanından taşlar geliyordu. Uğur’u dışarıya doğru çıkarttım. Abdulkadir O. ocak ağzında bekliyormuş. Uğur’un ocak ağzından yukarıya nasıl çıkarıldığını bilmiyorum. Ben de fenalaştım. Kendimden geçtim sonra Uğur’u ile hastaneye götürdüklerini öğrendim. Uğur’un nasıl yaralandığını görmedim.”
RAPOR: “ÇALIŞMA ORTAMI İLKEL, BAĞIŞLANAMAZ KUSURLU”
Kaçak kömür ocağını çalıştıran Abdulkadir O.’nun iş emniyeti ve iş güvenliği olmadan kaçak olarak çalıştırdığı ocakta yanında çalışan işçilere uygun ve emniyetli iş ortamı sağlamadığı raporda yer aldı. Abdulkadir O.’nun, ilkel ortamda hiçbir önlem almadan çalışma yaptırdığı ve iş kazasında bir kişinin ölümü ile sonuçlanan olayda bağışlanamaz kusuru bulunduğu ifadeleri yer aldı.
Raporda; ölen Uğur Bakıroğlu’nun kendisinin ölümü ile sonuçlanan kazada asli kusurlu bulunduğu ifadeleri yer aldı. Kusur gerekçesi ise şu ifadelerle açıklandı:
“Çalışanlar, iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili aldıkları ve işverenin bu konudaki talimatları doğrultusunda, kendilerinin ve hareketlerinden veya yaptıkları işten etkilenen diğer çalışanların ve güvenliklerini tehlikeye düşürmemekle yükümlüdür.”
“YASAL HÜKÜMLERİ HİÇE SAYDI”
Bilirkişi raporunda, kaçak ocağı çalıştıran Abdulkadir O.’nun yasal hükümleri uygulamadığı belirtilerek Abdulkadir O.’nun “İşçilerine iş güvenliği ve işçi sağlığı konusunda eğitim verdirmediği, işyeri talimatlarını çıkarmadığı, çalıştığı kömür ocağında teknik nezaretçi bulundurmadığı, işçilerine kişisel koruyucu donanım malzemeleri ’baret, iş elbisesi, bot, emniyet kemeri’ sağlamadığı, işçilerini sigortalatmadığı, işyerinde hiçbir iş emniyeti tedbiri olmadığı” gerekçeleriyle yasa ve yönetmelik hükümlerini hiçe saydığı anlatıldı.
Raporun sonuç bölümünde ise Abdulkadir O.’nun işçilerin hayatını tehlikeye attığı için bir kişinin ölümü ile sonuçlanan olayda asli kusurlu olduğu belirtildi. Olayda hayatını kaybeden Uğur Bakıroğlu’nun işyerinin emniyetsiz bir ortamda olduğunu ve kaçak olduğunu bildiği, kendi can ve iş emniyetini hiçe sayarak ilkel şartlarda çalıştırılan ocakta çalışmaya devam ettiği, dikkatsiz ve tedbirsiz olduğu için kendisinin hayatına mal olan kazanın olmasında asli kusurlu olduğu ifadeleri yer aldı.
Davada sanık olarak yargılanan işçiler Aydoğan Ç., Murat T. ve Ramazan B.’nin iş kazası sonucu ölen Uğur Bakıroğlu’nun ölümünde kusurlu olmadığı tespit edildi. TTK ve sahayı işleten şirket yetkilileri davada tali kusurlu olarak belirtildi.
Davaya katılan avukatların bilirkişi raporuna beyanda bulunmak için süre istemeleri üzerine duruşma 22 Ocak 2015 tarihine ertelendi.
Zonguldak’ta, 2010 yılında kaçak maden ocağında başına tavandan taş düşen Uğur Bakıroğlu, hayatını kaybetti. Kazanın ardından kaçak ocağı çalıştırdığı iddia edilen Abdulkadir O. ve beraberindekiler hakkında 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nde kamu davası açıldı.
Mahkeme heyeti olayı araştırması için bilirkişi tayin edilmesini istedi. Bilirkişi heyeti olayla ilgili çalışmalarını tamamlayıp mahkemeye sundu. Bilirkişi raporuna göre, iş güvenliği tedbiri almadan ocağa giren işçi Uğur Bakıroğlu, olayda asli kusurlu bulundu.
OLAY
Olay, Kilimli ilçesine bağlı Bölüm mahallesindeki kaçak kömür ocağında 1 Eylül 2010 günü meydana geldi. Tavandan taş düşmesi sonucu yaralanan 33 yaşındaki Uğur Bakıroğlu, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Yapılan otopsi ise işçinin genel vücut travmasına bağlı çok parçalı kafatası, yüz kemik kırıkları ile birlikte beyin kanaması ve beyin doku harabiyeti sonucu işçinin yaşamını yitirdiği belirlendi. Zonguldak Adliyesi 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nde kaçak kömür ocağını çalıştıran Abdulkadir O., Murat T., Aydoğan Ç. ve B. hakkında “Taksirle ölüme neden olma ve hırsızlık” suçlamasıyla kamu davası açıldı.
Olayda hangi sanıkların ne kadar ve ne şekilde kusurlu olduklarını araştırmak üzere bilirkişi tayin edildi.
ANNE VE BABA ŞİKÂYETÇİ
Kaçak ocakta hayatını kaybeden Uğur Bakıroğlu’nun annesi Hamide Bakıroğlu da 2011 tarihinde verdiği ifadesinde oğlunun sigortasının olmadığını söyledi. Anne Bakıroğlu, oğlunun kaçak kömür ocağında çalıştığını belirterek "Sigortası yoktu. Kazada vefat etti. Abdulkadir O’dan şikayetçiyim. Sanığın cezalandırılmasını talep ediyorum” dedi. Görme engelli baba Nihat Bakıroğlu da olayın üzerinden dört yıl geçmesine rağmen halen sonuç alamadıklarını öne sürdü. Baba Bakıroğlu, hayatını kaybeden oğlu için gözyaşlarına boğuldu.
Sanıklardan Abdulkadir O. ise Bakıroğlu’nun iş kazası sonucu yaşamını yitirdiğini ifade ederek üzerine atılı suçlamaları kabul etmedi.
“AMACIMIZ BAYRAMDAN ÖNCE KÖMÜRÜ ALABİLMEKTİ”
Sanıklardan Ramazan B. ise 2010 tarihinde polis merkezinde verdiği ifadede olay günü Uğur Bakıroğlu ile birlikte kaçak ocağa gittiklerini söyledi. Ramazan B. ifadesinde şöyle dedi:
“Amacımız ocağın içerisini kontrol edip kömür varsa bayramdan önce kömürü alabilmekti. Ben ‘Ocağa girmem’ dedim. Uğur ‘Ben tek başıma girerim’ dedi. Ocağın ağzında bulunan postayı geçerek içeri yalnız başına baretsiz girdi. Elinde sadece kafa lambası vardı. Beş on dakika kadar Uğur’un çıkmasını bekledim. İçeriden ses gelmiyordu. Dışarı çıkmayınca ardından bende girdim.”
“TAVANDAN TAŞLAR GELİYORDU”
Kaçak kömür ocağına girdikten sonra Uğur Bakıroğlu ile karşılaştığını anlatan Ramazan B., şunları söyledi: “7-8 metre kadar ocaktan içeri girdim. Uğur Bakıroğlu’nu direğe dayanmış vaziyette yerde otururken gördüm. Bu sırada ocağın tavanından taşlar geliyordu. Uğur’u dışarıya doğru çıkarttım. Abdulkadir O. ocak ağzında bekliyormuş. Uğur’un ocak ağzından yukarıya nasıl çıkarıldığını bilmiyorum. Ben de fenalaştım. Kendimden geçtim sonra Uğur’u ile hastaneye götürdüklerini öğrendim. Uğur’un nasıl yaralandığını görmedim.”
RAPOR: “ÇALIŞMA ORTAMI İLKEL, BAĞIŞLANAMAZ KUSURLU”
Kaçak kömür ocağını çalıştıran Abdulkadir O.’nun iş emniyeti ve iş güvenliği olmadan kaçak olarak çalıştırdığı ocakta yanında çalışan işçilere uygun ve emniyetli iş ortamı sağlamadığı raporda yer aldı. Abdulkadir O.’nun, ilkel ortamda hiçbir önlem almadan çalışma yaptırdığı ve iş kazasında bir kişinin ölümü ile sonuçlanan olayda bağışlanamaz kusuru bulunduğu ifadeleri yer aldı.
Raporda; ölen Uğur Bakıroğlu’nun kendisinin ölümü ile sonuçlanan kazada asli kusurlu bulunduğu ifadeleri yer aldı. Kusur gerekçesi ise şu ifadelerle açıklandı:
“Çalışanlar, iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili aldıkları ve işverenin bu konudaki talimatları doğrultusunda, kendilerinin ve hareketlerinden veya yaptıkları işten etkilenen diğer çalışanların ve güvenliklerini tehlikeye düşürmemekle yükümlüdür.”
“YASAL HÜKÜMLERİ HİÇE SAYDI”
Bilirkişi raporunda, kaçak ocağı çalıştıran Abdulkadir O.’nun yasal hükümleri uygulamadığı belirtilerek Abdulkadir O.’nun “İşçilerine iş güvenliği ve işçi sağlığı konusunda eğitim verdirmediği, işyeri talimatlarını çıkarmadığı, çalıştığı kömür ocağında teknik nezaretçi bulundurmadığı, işçilerine kişisel koruyucu donanım malzemeleri ’baret, iş elbisesi, bot, emniyet kemeri’ sağlamadığı, işçilerini sigortalatmadığı, işyerinde hiçbir iş emniyeti tedbiri olmadığı” gerekçeleriyle yasa ve yönetmelik hükümlerini hiçe saydığı anlatıldı.
Raporun sonuç bölümünde ise Abdulkadir O.’nun işçilerin hayatını tehlikeye attığı için bir kişinin ölümü ile sonuçlanan olayda asli kusurlu olduğu belirtildi. Olayda hayatını kaybeden Uğur Bakıroğlu’nun işyerinin emniyetsiz bir ortamda olduğunu ve kaçak olduğunu bildiği, kendi can ve iş emniyetini hiçe sayarak ilkel şartlarda çalıştırılan ocakta çalışmaya devam ettiği, dikkatsiz ve tedbirsiz olduğu için kendisinin hayatına mal olan kazanın olmasında asli kusurlu olduğu ifadeleri yer aldı.
Davada sanık olarak yargılanan işçiler Aydoğan Ç., Murat T. ve Ramazan B.’nin iş kazası sonucu ölen Uğur Bakıroğlu’nun ölümünde kusurlu olmadığı tespit edildi. TTK ve sahayı işleten şirket yetkilileri davada tali kusurlu olarak belirtildi.
Davaya katılan avukatların bilirkişi raporuna beyanda bulunmak için süre istemeleri üzerine duruşma 22 Ocak 2015 tarihine ertelendi.