Fatih Özcan
Site Kurucusu
- Katılım
- 7 Aralık 2013
- Şehir
- Yurt Dışı
- Sertifika
- Diğer Belge
- Firma
- ABL Group
Kişisel koruyuculardan beklenen amaç; çalışanları işyeri ortamından kaynaklanan her türlü tehlikelere karşı korumaktır.
Burada hemen aklımıza şu iki soru geliyor:
1. Kişisel koruyucu kullanmak tehlikelere karşı korunmada tek çözüm müdür?
2. Bu aşamaya gelmeden önce yapılması gereken işlemler var mıdır?
Çok net olarak birinci soruya cevabımız HAYIR, ikinci soruya ise Evet’tir.
Nedense özellikle ülkemizde işyerinde bir tehlike söz konusu olduğunda ilk akla gelen çözüm kişisel koruyucu kullanımı ya da bir kaza meydana geldiğinde çalışanların koruyucuları kullanmadığı veya yeterli kişisel koruyucu verilmediği doğrultusundadır.
İşyeri zararlılarına karşı Kişisel Koruyucu kullanma seçeneği en son akla gelen bir uygulama olmalıdır.
Çünkü, kişisel koruyucuyu düşünmeden önce işyeri zararlılarını;
a) Kaynağında yok etmek veya azaltmak için çalışmak gereklidir. Bu işlem sürekli olarak gündemde kalmalıdır.
b) Eğer kaynakta önleme mümkün değil veya istenen düzeye indirilmesi mümkün değil ise, zararlı etkenin, kaynak ve kişi arasında önlenmesi diğer bir seçenek olarak karşımıza çıkar ve yine sürekli çaba ister.
c) Eğer yukarda sayılan her iki yöntem de başarısız oluyor ise bu sefer GEÇİCİ OLARAK kişisel koruyucu kullanımı tercih edilebilir. Bu süre boyunca birinci ve ikinci yöntem üzerinde sürekli çalışılıyor olmalıdır.
İşyerlerine hem kişisel koruyucu kullanımına karar verenler, hem de kullananlar kendilerine şu soruyu sormalıdırlar; kişisel koruyucu kullanımında önce işyeri zararlılarına karşı gerekli önleme çalışmaları yapıldı mı? Halen neler yapılıyor?
Unutmayalım, kişisel koruyucu ile işyerinde çalışmak, işçinin verimini olumsuz etkiler. Bir hayal edelim, başında baret, elinde eldiven, üstünde iş elbisesi, gözünde gözlük, ayağında iş ayakkabısı ile işini yapan kişiyi.
Bir an düşünelim, kişisel koruyucu kullanılmak zorunda kalındığını, bu durumda daha zor bir soru ile karşı karşıya kalıyoruz;
KİŞİSEL KORUCULARI NASIL SEÇECEĞİZ?
Cevaplarımızı hemen sıralayalım;
Koruyucularda olması gerekli özellikleri şöyle hatırlayalım:
- Maruz kalınan tehlikeye karşı yeterli korumayı sağlamalıdır. Bir başka ifade ile işyerindeki zararlıların boyutuna göre seçim yapılmalıdır.
- Konforlu olmalıdır.
- İş sırasında işçinin hareketlerini engellememelidir.
- Dayanıklı olmalıdır.
- Rahat temizlenmelidir
- Yeni bir sağlık ve güvenlik tehlikesi yaratmamalıdır.
- Çevre ortamından etkilenmeyecek şekilde saklanabilmelidir.
Kişisel koruyucu seçimi sırasında o koruyucuyu kullanacak kişinin de söz sahibi olması, koruyucu seçimine katkı vermesi, istediği zaman kişisel koruyucu ile ilgili eğitim ve kullanım dokümanlarına ulaşabilmesi çok önemli bir gerekliliktir.
Kişisel koruyucu üreten ulusal ya da uluslararası firmaların çok gelişmiş ve standartlara uyan kişisel koruyucu üretmeleri, bu koruyucuların zararlılara karşı tek seçenek olarak kullanılmaları için bir neden olmamalıdır.
Burada hemen aklımıza şu iki soru geliyor:
1. Kişisel koruyucu kullanmak tehlikelere karşı korunmada tek çözüm müdür?
2. Bu aşamaya gelmeden önce yapılması gereken işlemler var mıdır?
Çok net olarak birinci soruya cevabımız HAYIR, ikinci soruya ise Evet’tir.
Nedense özellikle ülkemizde işyerinde bir tehlike söz konusu olduğunda ilk akla gelen çözüm kişisel koruyucu kullanımı ya da bir kaza meydana geldiğinde çalışanların koruyucuları kullanmadığı veya yeterli kişisel koruyucu verilmediği doğrultusundadır.
İşyeri zararlılarına karşı Kişisel Koruyucu kullanma seçeneği en son akla gelen bir uygulama olmalıdır.
Çünkü, kişisel koruyucuyu düşünmeden önce işyeri zararlılarını;
a) Kaynağında yok etmek veya azaltmak için çalışmak gereklidir. Bu işlem sürekli olarak gündemde kalmalıdır.
b) Eğer kaynakta önleme mümkün değil veya istenen düzeye indirilmesi mümkün değil ise, zararlı etkenin, kaynak ve kişi arasında önlenmesi diğer bir seçenek olarak karşımıza çıkar ve yine sürekli çaba ister.
c) Eğer yukarda sayılan her iki yöntem de başarısız oluyor ise bu sefer GEÇİCİ OLARAK kişisel koruyucu kullanımı tercih edilebilir. Bu süre boyunca birinci ve ikinci yöntem üzerinde sürekli çalışılıyor olmalıdır.
İşyerlerine hem kişisel koruyucu kullanımına karar verenler, hem de kullananlar kendilerine şu soruyu sormalıdırlar; kişisel koruyucu kullanımında önce işyeri zararlılarına karşı gerekli önleme çalışmaları yapıldı mı? Halen neler yapılıyor?
Unutmayalım, kişisel koruyucu ile işyerinde çalışmak, işçinin verimini olumsuz etkiler. Bir hayal edelim, başında baret, elinde eldiven, üstünde iş elbisesi, gözünde gözlük, ayağında iş ayakkabısı ile işini yapan kişiyi.
Bir an düşünelim, kişisel koruyucu kullanılmak zorunda kalındığını, bu durumda daha zor bir soru ile karşı karşıya kalıyoruz;
KİŞİSEL KORUCULARI NASIL SEÇECEĞİZ?
Cevaplarımızı hemen sıralayalım;
Koruyucularda olması gerekli özellikleri şöyle hatırlayalım:
- Maruz kalınan tehlikeye karşı yeterli korumayı sağlamalıdır. Bir başka ifade ile işyerindeki zararlıların boyutuna göre seçim yapılmalıdır.
- Konforlu olmalıdır.
- İş sırasında işçinin hareketlerini engellememelidir.
- Dayanıklı olmalıdır.
- Rahat temizlenmelidir
- Yeni bir sağlık ve güvenlik tehlikesi yaratmamalıdır.
- Çevre ortamından etkilenmeyecek şekilde saklanabilmelidir.
Kişisel koruyucu seçimi sırasında o koruyucuyu kullanacak kişinin de söz sahibi olması, koruyucu seçimine katkı vermesi, istediği zaman kişisel koruyucu ile ilgili eğitim ve kullanım dokümanlarına ulaşabilmesi çok önemli bir gerekliliktir.
Kişisel koruyucu üreten ulusal ya da uluslararası firmaların çok gelişmiş ve standartlara uyan kişisel koruyucu üretmeleri, bu koruyucuların zararlılara karşı tek seçenek olarak kullanılmaları için bir neden olmamalıdır.