İşe giderken bunlardan 100 tanesini görebilirsiniz. İşaretler – Her yerdeler. Kaç tanesini gerçekten fark ediyorsunuz? Muhtemelen çok değildir ve bu durum bir problem yaratmaktadır. İşaretler sadece caddelerde değil, işyerinizde her yerdedirler. Onları görüyor musunuz? Onları fark ediyor musunuz? Bir anlamları var mı, yoksa sadece dışarıdakilere işyerinizi güvenli bir yermiş gibi göstermeye mi yarıyor?
İşaretler, uyarı ve eğitim için konulurlar, dekorasyon değildirler. Kalıcı veya geçici olabilirler, işaret ettikleri tehlike artık yoksa etkilerini kaybederler. Siz hiç, iş bittikten sonra bile barikatları duran bir alan gördünüz mü? Böyle bir durumda ne olur? En sonunda birisi, o alanın tehlikeli olmadığını fark eder ve alanı kullanmaya başlar. Bir süre sonra ise herkes aynı şeyi yapar. Bu olduğunda, o barikat göz ardı edilmiş olur. Bu durum, çok belirgin olmayan bir tehlikeyi çevreleyen barikatı, geçmeye çalışan birisinin, yaralanmasına kadar sürer.
Buradan alınacak ders nedir? Eğer çalışmanız esnasında, geçici bir uyarı, yön levhası ya da barikat yerleştirirseniz, iş bitince uyarı levhalarını ve barikatı kaldırın. Uyarı işaretlerini anlamlı kılmak için üzerinize düşeni yapın.
Peki, uyarı işaretlerini ne zaman konulur? Bazı durumlarda, yönetmelikler gereği uyarı işaretleri koymalısınız. Örneğin, bir hava kompresörü üzerinde, her an çalışabilir uyarısı olmalıdır. Kapalı bir alanın girişine, bir uyarı işareti konulmalıdır. Genel bir kural olarak, tehlike gelip geçenler için var olduğunda veya eğitimsiz ya da habersiz kişiler için tehlike çok açık olmadığında, ikaz uyarı işaretleri konulmalıdır.
Sadece tek kelime olan, UYARI ve DİKKAT sözcükleri, ikaz işaretleri için yeterli değildir. İşaretin üzerinde, tehlikenin ne olduğuna dair kısa bir açıklama olmalıdır. Örneğin: Uyarı—Kapalı Alan--Girmeyin veya Uyarı—Bu makine her an otomatik olarak çalışabilir.
Gereksiz uyarılar koymayın. Görülebilir yerlere, gerekli uyarıları yerleştirin. Tehlikeyi açıklayın. Gerek duyulmayan işaretleri kaldırın. Ve hatırlayın, eğer bir işaret görürseniz, okuyun ve dikkate alın! O işaret, bir sebepten ötürü oradadır.
İşaretler, uyarı ve eğitim için konulurlar, dekorasyon değildirler. Kalıcı veya geçici olabilirler, işaret ettikleri tehlike artık yoksa etkilerini kaybederler. Siz hiç, iş bittikten sonra bile barikatları duran bir alan gördünüz mü? Böyle bir durumda ne olur? En sonunda birisi, o alanın tehlikeli olmadığını fark eder ve alanı kullanmaya başlar. Bir süre sonra ise herkes aynı şeyi yapar. Bu olduğunda, o barikat göz ardı edilmiş olur. Bu durum, çok belirgin olmayan bir tehlikeyi çevreleyen barikatı, geçmeye çalışan birisinin, yaralanmasına kadar sürer.
Buradan alınacak ders nedir? Eğer çalışmanız esnasında, geçici bir uyarı, yön levhası ya da barikat yerleştirirseniz, iş bitince uyarı levhalarını ve barikatı kaldırın. Uyarı işaretlerini anlamlı kılmak için üzerinize düşeni yapın.
Peki, uyarı işaretlerini ne zaman konulur? Bazı durumlarda, yönetmelikler gereği uyarı işaretleri koymalısınız. Örneğin, bir hava kompresörü üzerinde, her an çalışabilir uyarısı olmalıdır. Kapalı bir alanın girişine, bir uyarı işareti konulmalıdır. Genel bir kural olarak, tehlike gelip geçenler için var olduğunda veya eğitimsiz ya da habersiz kişiler için tehlike çok açık olmadığında, ikaz uyarı işaretleri konulmalıdır.
Sadece tek kelime olan, UYARI ve DİKKAT sözcükleri, ikaz işaretleri için yeterli değildir. İşaretin üzerinde, tehlikenin ne olduğuna dair kısa bir açıklama olmalıdır. Örneğin: Uyarı—Kapalı Alan--Girmeyin veya Uyarı—Bu makine her an otomatik olarak çalışabilir.
Gereksiz uyarılar koymayın. Görülebilir yerlere, gerekli uyarıları yerleştirin. Tehlikeyi açıklayın. Gerek duyulmayan işaretleri kaldırın. Ve hatırlayın, eğer bir işaret görürseniz, okuyun ve dikkate alın! O işaret, bir sebepten ötürü oradadır.