İş kazalarının görünmeyen maliyeti yıllık 6 milyar dolar...
Marmara Mühendis Mimar ve Teknik Elemanlar Federasyonu (MUTEF) Genel Sekreteri, İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı Yusuf Aydoğdu, iş kazalarının görünmeyen maliyetinin yıllık 6 milyar dolar olduğunu söyledi.
Aydoğdu, DENETEAM Uluslararası Bağımsız Denetim ve Danışmanlık A.Ş. tarafından İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenen “İş Sağlığı ve Güvenliğinde Son Yasal Düzenlemeler ve Uygulamalar” isimli panelde yaptığı konuşmada, yeni İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun işverene bazı yükümlülükler getirdiğine dikkat çekti. Aydoğdu, yeni kanunla işverene, iş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi ve diğer sağlık personeli çalıştırmak ya da bunları ortak sağlık biriminde hizmet alımı yolu ile temin etmek dışında, işyerinde risk değerlendirmesi yapmak ve sonuçlarına göre ilgili tedbirleri alma yükümlülüğü getirdiğini belirtti.
"İŞYERLERİNDE İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KÜLTÜRÜ OLUŞTURMAK LAZIM"
İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nu ile her işverenin, çalışan sayısına bakılmaksızın iş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi istihdam etme yükümlülüğü getirildiğini kaydeden Aydoğdu, şöyle devam etti:
"Aksi durumda iş sağlığı ve güvenliği konusunda Kanun ile belirlenen konularda idari para cezasına muhatap olmanız mümkün olduğu gibi, bu kurallara uyulmamasından dolayı oluşacak iş kazası ve meslek hastalarından dolayı personele ve SGK'ya karşı tazminat sorumluluğunuz da söz konusu olacaktır. Keşke bu kadar ceza yerine devlet biraz da bu konuda işverenlere teşvik verseydi. İş kazalarının görünmeyen maliyeti yıllık 6 milyar dolardır. Bu bağlamda bizler için yol ikiye ayrılıyor: Vicdan, kanun. İşyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği kültürü oluşturmak lazım, 6331’i milad kabul ediyoruz ve bu kültürü oluşturalım."
“YETERLİ SAYIDA İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ UZMANI YOK”
Yusuf Aydoğdu, işyerlerinin, çalışanları arasında belirlenen niteliklere sahip personel bulunmaması halinde, bu hizmetin tamamını veya bir kısmını ortak sağlık ve güvenlik birimlerinden hizmet alarak yerine getirebileceğini söyledi. İşverenin bu nitelikte personel istihdam etmesi ya da dışarıdan hizmet almasının, sorumluluklarını ortadan kaldırmayacağına dikkat çeken Aydoğdu, "İş sağlığı ve güvenliği uzmanlarından B sınıfı belgesi olanlar, 4 yıl A sınıfı belgesi olanların yerine; C sınıfı belgesi olanlar, 3 yıl B sınıfı sertifikası olanların yerine bakabilecekler. Sebebi yeterli sayıda uzmanın bulunmamasıdır" dedi.
“RİSK DEĞERLENDİRMESİNİN BİR AN ÖNCE YAPILMALI”
İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı Aydoğdu, kanun hükümlerinin, kamu kurumları ile 50'den az çalışanı olan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri için 1 Temmuz 2014, 50'den az çalışanı olan tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri için 1 Temmuz 2013, diğer işyerleri için ise 1 Ocak 2013 tarihinden itibaren yürürlüğe gireceğini ifade etti. Kanunun işyeri açısından yürürlük tarihinin belirlenmesi için risk değerlendirmesinin bir an önce yapılması ve çalışan sayısının tespitinin büyük önem arz ettiğini kaydeden MUTEF Genel Sekreteri Aydoğdu, iş yerinde düzenlenmesi gereken kontrollerin, "sağlık yönünden düzenlenen kontroller, teknik periyodik kontroller, organizasyona yönelik kontroller" olmak üzere üç bölümde yapılmasının uygun olacağını ifade etti.
“HER İŞYERİ AYRI AYRI DEĞERLENDİRİLMELİ”
Aynı işverenin, aynı şehir sınırları içerisinde bulunan işyerleri hakkında rica bir hüküm getirilmediğinden, her bir işyerinin ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiği sonucuna varıldığını anlatan Aydoğdu, "Kanuna göre mevcut risk değerlendirmesine ek olarak; iş sağlığı ve güvenliği yönünden tehlikeli, az tehlikeli ve çok tehlikeli olmak üzere işyerlerinin risk değerlendirmesinin yapılması gerekmektedir” dedi.
Marmara Mühendis Mimar ve Teknik Elemanlar Federasyonu (MUTEF) Genel Sekreteri, İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı Yusuf Aydoğdu, iş kazalarının görünmeyen maliyetinin yıllık 6 milyar dolar olduğunu söyledi.
Aydoğdu, DENETEAM Uluslararası Bağımsız Denetim ve Danışmanlık A.Ş. tarafından İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenen “İş Sağlığı ve Güvenliğinde Son Yasal Düzenlemeler ve Uygulamalar” isimli panelde yaptığı konuşmada, yeni İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun işverene bazı yükümlülükler getirdiğine dikkat çekti. Aydoğdu, yeni kanunla işverene, iş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi ve diğer sağlık personeli çalıştırmak ya da bunları ortak sağlık biriminde hizmet alımı yolu ile temin etmek dışında, işyerinde risk değerlendirmesi yapmak ve sonuçlarına göre ilgili tedbirleri alma yükümlülüğü getirdiğini belirtti.
"İŞYERLERİNDE İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KÜLTÜRÜ OLUŞTURMAK LAZIM"
İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nu ile her işverenin, çalışan sayısına bakılmaksızın iş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi istihdam etme yükümlülüğü getirildiğini kaydeden Aydoğdu, şöyle devam etti:
"Aksi durumda iş sağlığı ve güvenliği konusunda Kanun ile belirlenen konularda idari para cezasına muhatap olmanız mümkün olduğu gibi, bu kurallara uyulmamasından dolayı oluşacak iş kazası ve meslek hastalarından dolayı personele ve SGK'ya karşı tazminat sorumluluğunuz da söz konusu olacaktır. Keşke bu kadar ceza yerine devlet biraz da bu konuda işverenlere teşvik verseydi. İş kazalarının görünmeyen maliyeti yıllık 6 milyar dolardır. Bu bağlamda bizler için yol ikiye ayrılıyor: Vicdan, kanun. İşyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği kültürü oluşturmak lazım, 6331’i milad kabul ediyoruz ve bu kültürü oluşturalım."
“YETERLİ SAYIDA İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ UZMANI YOK”
Yusuf Aydoğdu, işyerlerinin, çalışanları arasında belirlenen niteliklere sahip personel bulunmaması halinde, bu hizmetin tamamını veya bir kısmını ortak sağlık ve güvenlik birimlerinden hizmet alarak yerine getirebileceğini söyledi. İşverenin bu nitelikte personel istihdam etmesi ya da dışarıdan hizmet almasının, sorumluluklarını ortadan kaldırmayacağına dikkat çeken Aydoğdu, "İş sağlığı ve güvenliği uzmanlarından B sınıfı belgesi olanlar, 4 yıl A sınıfı belgesi olanların yerine; C sınıfı belgesi olanlar, 3 yıl B sınıfı sertifikası olanların yerine bakabilecekler. Sebebi yeterli sayıda uzmanın bulunmamasıdır" dedi.
“RİSK DEĞERLENDİRMESİNİN BİR AN ÖNCE YAPILMALI”
İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı Aydoğdu, kanun hükümlerinin, kamu kurumları ile 50'den az çalışanı olan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri için 1 Temmuz 2014, 50'den az çalışanı olan tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri için 1 Temmuz 2013, diğer işyerleri için ise 1 Ocak 2013 tarihinden itibaren yürürlüğe gireceğini ifade etti. Kanunun işyeri açısından yürürlük tarihinin belirlenmesi için risk değerlendirmesinin bir an önce yapılması ve çalışan sayısının tespitinin büyük önem arz ettiğini kaydeden MUTEF Genel Sekreteri Aydoğdu, iş yerinde düzenlenmesi gereken kontrollerin, "sağlık yönünden düzenlenen kontroller, teknik periyodik kontroller, organizasyona yönelik kontroller" olmak üzere üç bölümde yapılmasının uygun olacağını ifade etti.
“HER İŞYERİ AYRI AYRI DEĞERLENDİRİLMELİ”
Aynı işverenin, aynı şehir sınırları içerisinde bulunan işyerleri hakkında rica bir hüküm getirilmediğinden, her bir işyerinin ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiği sonucuna varıldığını anlatan Aydoğdu, "Kanuna göre mevcut risk değerlendirmesine ek olarak; iş sağlığı ve güvenliği yönünden tehlikeli, az tehlikeli ve çok tehlikeli olmak üzere işyerlerinin risk değerlendirmesinin yapılması gerekmektedir” dedi.