İş güvenliği konusunda Yargıtay'dan çok önemli karar!
Birçok firmanın iş güvenliği eğitiminin göstermelik olduğu, sadece kağıt üzerinde yapılmış gibi gösterdiği iddia edildi. Yargıtay 10. Hukuk Dairesi, işçi sağlığının, iş güvenliği ve yapılmakta olan iş nedeniyle işçinin eğitiminin, bir kısım mevzuat hükümlerini içerir belgelerin kendilerine verilmesini değil, eylemli olarak, bu bilgilerin aktarımı ve öneminin kavratılması ile sağlanabileceğine hükmetti.
Yargıtay, iş güvenliği eğitimlerini göstermelik olarak, sadece kağıt üzerinde yapılmış gibi gösteren işverenlerin sorumluluktan kurtulamayacağına karar verdi. Bir kömür ocağında çalışan işçi, kesmeli bacaya malzeme taşırken taşıdığı maden direğinin demir bağlara çarpması sonucu dengesi bozularak dizlerini demiryolu raylarına çarptı. Ağır yaralanan işçi hastanede tedavi altına alındı.
Sigortalı işçiye Sosyal Sigortalar Kurumu (SGK) tarafından geçici iş göremezlik ödeneği ve tedavi masrafını ödedi. SGK, 1. İş Mahkemesi'ne açtığı davada, kurum zararının işverenden rücûan tahsiline karar verilmesini istedi. Kazanın gerçekleşmesinde yüzde 50 oranında işçinin kusurunun, yüzde 50 oranında da kaçınılmazlık olgusunun olduğunu kabul eden mahkeme, kazada işverene atfedilebilecek bir kusurun bulunmadığının kabulüyle davanın reddine hükmetti. Davacı SGK, kararı temyiz etti.
KARAR OY BİRLİĞİ İLE BOZULDU
Dava dosyasını yeniden inceleyen Yargıtay 10. Hukuk Dairesi, binlerce işvereni yakından ilgilendiren karara imza attı.
Yargıtay kararında şu ifadelere yer verildi:
"İşçi sağlığı, iş güvenliği ve yapılmakta olan iş nedeniyle işçinin eğitimi, bir kısım mevzuat hükümlerini içerir belgelerin kendilerine verilmesini değil, eylemli olarak, bu bilgilerin aktarımı ve öneminin kavratılması ile sağlanabilir. Eğitimden sonraki aşama ise, işçi sağlığı ve iş güvenliği ile ilgili önlemlerin alındığının ve uygulandığının denetlenmesidir. İşverenlerce, iş güvenliği açısından yaşamsal öneme sahip bulunan araç ve gereçlerin sigortalılar tarafından kullanılması sağlandığında, kazalanma olasılığının tamamen ortadan kaldırılabileceği de yadsınamaz bir gerçektir. Meydana gelen iş kazasında; şayet, işveren, tüm önlemleri almış bulunmasına karşın, zararlandırıcı sigorta olayı ortaya çıkmışsa kaçınılmazlıktan söz edilebilir. Somut olayda artık, kaçınılmazlıktan bahsedilemez. Kazanın sebebi kaçınılmazlık olgusu değil, dikkatsiz ve tedbirsiz çalışma yapılmasıdır. Yani somut olayda alınması gereken tüm tedbirler alınmış değildir. Kaçınılmazlık olgusunun var olabilmesi için öncelikle tüm tedbirler alınmalı, buna rağmen beklenmedik olaylar nedeniyle kaza meydana gelmelidir. Yanılgıya dayalı, yargısal denetime elverişli olmayan raporların hükme dayanak alınması yerinde değildir. Mahkemece, kusur oran ve aidiyetinin belirlenmesi için yeniden alanında uzman bilirkişilerden oluşan heyet raporu alınmalı ve oluşacak sonuca göre karar verilmelidir. Mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Karar oy birliği ile bozulmuştur."
Birçok firmanın iş güvenliği eğitiminin göstermelik olduğu, sadece kağıt üzerinde yapılmış gibi gösterdiği iddia edildi. Yargıtay 10. Hukuk Dairesi, işçi sağlığının, iş güvenliği ve yapılmakta olan iş nedeniyle işçinin eğitiminin, bir kısım mevzuat hükümlerini içerir belgelerin kendilerine verilmesini değil, eylemli olarak, bu bilgilerin aktarımı ve öneminin kavratılması ile sağlanabileceğine hükmetti.
Yargıtay, iş güvenliği eğitimlerini göstermelik olarak, sadece kağıt üzerinde yapılmış gibi gösteren işverenlerin sorumluluktan kurtulamayacağına karar verdi. Bir kömür ocağında çalışan işçi, kesmeli bacaya malzeme taşırken taşıdığı maden direğinin demir bağlara çarpması sonucu dengesi bozularak dizlerini demiryolu raylarına çarptı. Ağır yaralanan işçi hastanede tedavi altına alındı.
Sigortalı işçiye Sosyal Sigortalar Kurumu (SGK) tarafından geçici iş göremezlik ödeneği ve tedavi masrafını ödedi. SGK, 1. İş Mahkemesi'ne açtığı davada, kurum zararının işverenden rücûan tahsiline karar verilmesini istedi. Kazanın gerçekleşmesinde yüzde 50 oranında işçinin kusurunun, yüzde 50 oranında da kaçınılmazlık olgusunun olduğunu kabul eden mahkeme, kazada işverene atfedilebilecek bir kusurun bulunmadığının kabulüyle davanın reddine hükmetti. Davacı SGK, kararı temyiz etti.
KARAR OY BİRLİĞİ İLE BOZULDU
Dava dosyasını yeniden inceleyen Yargıtay 10. Hukuk Dairesi, binlerce işvereni yakından ilgilendiren karara imza attı.
Yargıtay kararında şu ifadelere yer verildi:
"İşçi sağlığı, iş güvenliği ve yapılmakta olan iş nedeniyle işçinin eğitimi, bir kısım mevzuat hükümlerini içerir belgelerin kendilerine verilmesini değil, eylemli olarak, bu bilgilerin aktarımı ve öneminin kavratılması ile sağlanabilir. Eğitimden sonraki aşama ise, işçi sağlığı ve iş güvenliği ile ilgili önlemlerin alındığının ve uygulandığının denetlenmesidir. İşverenlerce, iş güvenliği açısından yaşamsal öneme sahip bulunan araç ve gereçlerin sigortalılar tarafından kullanılması sağlandığında, kazalanma olasılığının tamamen ortadan kaldırılabileceği de yadsınamaz bir gerçektir. Meydana gelen iş kazasında; şayet, işveren, tüm önlemleri almış bulunmasına karşın, zararlandırıcı sigorta olayı ortaya çıkmışsa kaçınılmazlıktan söz edilebilir. Somut olayda artık, kaçınılmazlıktan bahsedilemez. Kazanın sebebi kaçınılmazlık olgusu değil, dikkatsiz ve tedbirsiz çalışma yapılmasıdır. Yani somut olayda alınması gereken tüm tedbirler alınmış değildir. Kaçınılmazlık olgusunun var olabilmesi için öncelikle tüm tedbirler alınmalı, buna rağmen beklenmedik olaylar nedeniyle kaza meydana gelmelidir. Yanılgıya dayalı, yargısal denetime elverişli olmayan raporların hükme dayanak alınması yerinde değildir. Mahkemece, kusur oran ve aidiyetinin belirlenmesi için yeniden alanında uzman bilirkişilerden oluşan heyet raporu alınmalı ve oluşacak sonuca göre karar verilmelidir. Mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Karar oy birliği ile bozulmuştur."