Eğitim süresi

Merhaba firmanın tehlike sınıfları tebliğinde kodu esas alınması gerekir.

Merhaba arkadaşlar bu konu tartışmaya açıktır.

Yönetmeliği iki açıdan inceleyelim;

Alt İşverenlik Yönetmeliği
Asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulma şartları
b) Alt işverene verilen iş, işyerinde mal veya hizmet üretiminin yardımcı işlerinden olmalıdır. Asıl işin bölünerek alt işverene verilmesi durumundaise, verilen iş işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren bir iş olmalıdır

1- Alt işverene verilen iş, işyerinde mal veya hizmet üretiminin yardımcı işlerinden olmalıdır.
Yardımcı işler firmanın Asıl işi değil, adı üstünde yardımcı işler.
Örnek; ana faaliyet Tekstil olsun, yardımcı işler ise yemekhane, danışma, güvenlik, temizlik, stok, sevkiyat gibi burada tekstil firmasının ana faaliyetine göre değil yardımcı işlerin faaliyetine göre değerlendirilmesi gerekir.

2- Asıl işin bölünerek alt işverene verilmesi durumunda ise, verilen iş işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren bir iş olmalıdır.
Burada direk asıl işin bölünerek verilmesinden bahsediyor. Asıl iş yine Tekstil olsun, teknolojik nedenlerle ana işin bir bölümü olan makinaları kullanan operatörler taşeron firmanın personeli olsun.

Burada ikinci kısımda bahsettiğim çalışanlar Asıl işin içinde olduğundan tehlikelere daha çok maruz kalacağından dolayı Asıl işin tehlike grubuna göre değerlendirilmesi uygun olacağını düşünüyorum.

Yine;
Ana işi taş ocağı işletmecisi olsun çok tehlikeli grupta ama personel taşıma işini az tehlikeli veya tehlikeli grupta olan bir firmaya verilsin.
Burada yapılan iş ile bağlantısı olmayan bir hizmet için çok tehlikeli sınıfta değerlendirilmesi biraz garip olur.
Ama taş taşıma işini tehlikeli sınıfta bir firmaya verdiğinde çok tehlikeli sınıfa göre değerlendirmesini yapabilirsin.

Yorumlama farkı ve firmaların İş Sağlığı ve Güvenliğine bakış açıları farklılık gösterebilecektir. Yapılan değerlendirmelerin insani ve mantık çerçevesinde uygulanabilir olması esastır.


İyi çalışmalar.

Aslında tartışmaya açık bir durum yok taşeron firmanın tehlike sınıfı ne ise ona göre eğitimin kabul edilmesi gerekmektedir. Eğer eğitimleri ana firmaya göre düzenleyeceksek o zaman geriye kalan diğer evrakları da ana firmaya göre düzenlemeliyiz. Bu tamamen an firma bulunan isg uzmanının işgüzarlığı... Herhangi bir kaza olması durumunda kimse kalkıp da yahu bu eğitim neden 16 değil de 12 demez sadece var mı yok mu ona bakarlar ve belgelerdeki imza kaşelere bakarlar.

Çok teşekkür ederim cevaplariniz için. Yanlis anlaşılmak istemem fakat büyük firmalarin bazen biz iş güvenliğine çok önem veriyoruz adı altında mantıklı gelmeyen istek ve sartlari oluyor. Yeni atandigim firmada bu durumu kaniksamis ben irdeledim ama onlar kabul etmiş . Urun satin aldıkları ve buna paralel ayda yılda bir ekipman bozulduğunda tamire gidecek veya bakımlarını yapacak ekip için istedikleri seyler bunlar. (Eğitim sağlık tektikleri risk degerlendirmesinin çok tehlikeli sinifa göre olmasi) Sorun yapmak degiil mantıksız gelen biseyi yapmak. Net kaynak gösterin yapalım diyecegimde şuan erken

Merhabalar. Bu durum benimde kafamı uzun zamandan beri kurcalamakta. Ben çok tehlikeli sınıfta bulunan asıl işverenin inşaat işlerini yapan tehlikeli sınıfta bir alt işveren olarak SGK. ya girilmiş bir uzmanım. Çok tehlikeli bir sınıfta yer alan fabrika sahasının hemen hemen her yerinde tadilat işlerimiz olmakta. Tehlike sınıfımı eğitim söz konusu olduğunda çok tehlikeliye, maliyetli bir hizmet almamız gerektiğinde tehlikeliye göre karar veriyorlar. Bense asıl işveren ne ise bizim de ona tabii olacağımızı savunuyorum. Sizce doğrusu ne olmalı?

Benim tercihim uygulamam çalışacağı firmanın tehlike sınıfına göre eğitim alınması yönünde oluyor genelde. Alt işveren çalışacağı iş yeri ortamının risklerine göre eğitim almalı.

Merhabalar,

Türkiye de hiç çalışmadığım için mevzuat olarak cevap veremem fakat işin mantığına inerek cevap vermek isterim. Verilen eğitimler çalışanların maruz kalabileceği tehlikeye göre belirlenmesi gerekmektedir. Eğer çalışanınız başka bir firmada görevlendirildiyse ve ilgili firmanın aktiviteleri sizin çalışanlarınızın riskini arttırmıyorsa halihazırda verilen eğitimin yeterli olması gerekir.

Şöyle bir örnek vereyim. Sizin firmanız iskele kurulumları yapan bir firmadır. Yüksekte çalışmayla ilgili çok detaylı eğitimler yapmışsınızdır fakat kapalı alan gibi eğitimler daha yüzeysel verilmiş olsun. Eğer çalışanınız kapalı bir alanda iskele kurulumu için görevlendirildiyse yeni risklerin göz önüne alınarak eğitim düzeyi arttırılması faydalı olacaktır. Ben ana firma olsaydım bu eğitimi de kendi bünyemde yeniden verirdim bu arada, taşeron olsa bile.

Merhabalar,
Bu sorunun cevabı için önce ilgili yönetmeliğe (Çalışanların İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitimlerinin Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik) göz atalım arkadaşlar;

İş sağlığı ve güvenliği eğitimleri
MADDE 6 – (1) (Değişik:RG-24/5/2018-30430) İşveren, çalışanlarına asgari Ek-1’de belirtilen konuları içerecek şekilde temel eğitimlerin çalışan işe başladıktan sonra en kısa sürede verilmesini sağlar.
(2) (Değişik:RG-24/5/2018-30430) İşveren, çalışan fiilen çalışmaya başlamadan önce, işe başlama eğitimi almasını sağlar. Bu eğitimler işverence veya işveren tarafından görevlendirilen bilgi sahibi ve deneyimli çalışanlarca verilebilir. İşe başlama eğitimleri, temel eğitimlerin gerçekleştirilmesine kadar geçen sürede çalışanın tehlike ve risklere karşı korunmasını sağlayacak nitelikte olmalı ve uygulamalı olarak verilmelidir. İşe başlama eğitimi her çalışan için en az iki saat olarak düzenlenir. Bu eğitimlerde geçen süreler temel eğitim sürelerinden sayılmaz.
(3) Çalışma yeri veya iş değişikliği, iş ekipmanının değişmesi, yeni teknoloji uygulanması gibi durumlar nedeniyle ortaya çıkacak risklerle ilgili eğitimler ayrıca verilir.
(4) Birinci fıkraya göre verilen eğitimler, değişen ve ortaya çıkan yeni riskler de dikkate alınarak aşağıda belirtilen düzenli aralıklarla tekrarlanır:
a) Çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde yılda en az bir defa.
b) Tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde iki yılda en az bir defa.
c) Az tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde üç yılda en az bir defa.

Eğitim süreleri ve konuları
MADDE 11 – (1) (Değişik:RG-24/5/2018-30430) Çalışanlara verilecek temel eğitimler, işin devamı süresince belirlenen düzenli aralıklar içinde;
a) Az tehlikeli işyerleri için en az sekiz saat,
b) Tehlikeli işyerleri için en az on iki saat,
c) Çok tehlikeli işyerleri için en az on altı saat olarak her çalışan için düzenlenir.
(2) Birinci fıkrada belirtilen eğitim sürelerinin Ek-1’de yer alan konulara göre dağıtımında işyerinde yürütülen faaliyetler esas alınır.


Yukarıdaki ilgili yönetmelikte yer alan maddeyi okuduğumuzda (konuyla ilgili) iletilen mesajlar - yapacağımız çıkarımlar;
1) Çalışana , fiili çalışmaya başlamadan önce çalışacağı iş/alan/proses ile ilgili tehlike ve risklere karşı korunmasını sağlayacak içerikte İşe Başlama Eğitimi verilmelidir. Bu eğitimde "Çalışma Yeri veya İş Değişikliği" nedeniyle ortaya çıkabilecek riskler ve bunlardan korunma yöntemleri mutlaka belirtilmelidir.
(Örnek: Tehlikeli Sınıfta işyeri olan bir sıhhi tesisat ustasının taşeron iş aldığı İnşaat Alanında yapacağı çalışma için ayrıca o alanda karşılaşması olası riskleri içerecek şekilde İşe Başlama Eğitimine tabi tutulması sağlanmalıdır. - SORU : BU EĞİTİMİ KİM VERMELİDİR? Bu eğitimi tercihen çalışacağı İnşaat Alanına/Şantiyeye hakim olan Şantiye Şefi ve/veya Kalfa yani alanın İşvereni tarafından sağlanması, koordinasyonu kendi işvereni yapması gerekir.)
2) Çalışanın geçici de olsa görevini yapacağı alan ile ilgili "değişen ve ortaya çıkan yeni riskler" dikkate alınarak İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitimleri tekrarlanır. Şayet çalışanın "Taşeron Çalışacağı Alana;" giriş yaptığı yerden görevini yapacağı alana kadar olan kısımda, İşini yaptığı sırada çevresinde (kendisine tesir edebilecek) , Kullanacağı ekipman-aletlerin görev yapacağı iş yerine özgü olarak ek özellik/riskler bulunuyorsa bu durum/konular mutlaka dikkate alınarak eğitim tekrarlanır.
3) Eğitim süreleri "yapılan iş/yürütülen faaliyet esas alınarak" , İŞYERİ TEHLİKE SINIFINA GÖRE belirlenen azami sürelerde bölünerek verilir.

Özetle;
1) Eğitim süreleri İşyerlerinin (sigortalı olunan) Tehlike Sınıfına göre belirlendiği için , kendi işyeri tehlike sınıfına uygun olarak verilmesi mevzuat olarak yeterlidir. İşin gerçekleştirileceği farklı bir İşyeri Tehlike Sınıfına göre eğitim sürelerinin değiştirilmesi mevzuat gereği değil, işyerinin kendi şartları/prensipleri ile ilgilidir.
2) Bu tip durumlarda İSG Eğitim süresinden ziyade görev alınacak "diğer" işyerine özgü risklerin yer aldığı İşe Başlama Eğitimlerinin tekrarlanarak , çalışana doğru şekilde iletilerek belgelendirilmesi Önemli ve Gereklidir !
3) Bu tip çalışmada İSG Eğitiminin görev alınacak işyerinde "-varsa" çalışanın rutin işinde gerçekleştirmediği özel riskler/çalışmalar/tehlikeler mutlaka dahil edilerek İSG Eğitimi tekrar ve yine kendi İşyeri Tehlike Sınıfına uygun sürelere , Eğitim Konularında yer alan DİĞER EĞİTİMLER başlığıyla -ek yapılarak- düzenlenmelidir. Buradan da zaman zaman ortaya , örnek olarak Tehlikeli Sınıfta yer alan işyerinde çalışan birisinin alacağı ek eğitim başlıklarıyla toplamda 12 saat yerine 13-14-15-16 saat eğitimler alması gibi sonuç ve belgeler ortaya çıkaracaktır !

Konuyla ilgili mevzuat ve uygulamada gerekleri elimden geldiğince gerekçelerle birlikte iletmeye çalıştım. Anlaşılmayan yer olursa cevaplarım.

İyi çalışmalar, Kolay Gelsin.

Ek olarak ;
Şahsi görüşüm bu tip anlaşılmama, uyumsuzluk durumları teknik bir problem ile yani "İŞYERİ NACE KODLARININ BELİRLENMESİNDE", SEKTÖREL İLİŞKİLER İLE İŞYERİ AÇILIŞI YAPILIRKEN TANIMLANAN FAALİYET İLE REEL FAALİYET KONTROLLERİ/DENETİMLERİNİN yetersiz olması ile ilgili ... Şayet bu hususlar dikkate alınsa işyerleri, Alt İşveren ilişkileri vb durumlarda hizmet alınan firmalarda spesifik olanlar (yemek dağıtım, servis şirketleri gibi...) haricinde benzer uyumsuzluk durumları ortaya çıkmaz, mutlaka %90-95 üzerinde uyumla işyeri tehlike sınıfları aynı olur dolayısıyla eğitim süresi vb uygulamalarda farklılık olmaz...