Musa Kamil Ekin
Yönetim Grubu
- Katılım
- 6 Nisan 2015
- Sertifika
- C Sınıfı
- Firma
- BelKo ltd.şti.
05 Ekim 2016
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisinin paylaştığı verilere göre 2013 yılında en az 59, 2014 yılında en az 54, 2015 yılında en az 63, 2016 yılının ilk dokuz ayında ise en az 42 çocuk işçi yaşamını yitirdi.
Çocuk işçi ölümlerinin iş kollarına göre dağılımı şu şekilde gerçekleşti:
Tarım, orman iş kolunda 98,
İnşaat, yol iş kolunda 24,
Metal iş kolunda 16,
Ticaret, büro, eğitim, sinema iş kolunda 14,
Konaklama, eğlence iş kolunda 7,
Gıda, şeker iş kolunda 7,
Tekstil, deri iş kolunda 6,
Taşımacılık iş kolunda 5,
Belediye, genel işler iş kolunda 5,
Petro-kimya, lastik iş kolunda 3,
Çimento, toprak, cam iş kolunda 2,
Madencilik iş kolunda 1,
İletişim iş kolunda 1,
Sağlık, sosyal hizmetler iş kolunda 1,
Enerji iş kolunda 1,
İş kolu belirlenemeyen 3 çocuk yaşamını yitirdi.
Çocuk işçiler en çok servis/trafik kazası, zehirlenme/boğulma, düşme ve ezilme/göçük nedeniyle hayatını kaybetti.
Son üç buçuk yılda çocuk işçiler en çok Adana, Urfa, İstanbul, Antep, Konya ve Manisa’da yaşamını yitirdi.
ÇOCUKLARIN YARISI TARIMDA ÇALIŞIYOR...
İSİG Meclisinin raporunda, Türkiye’de milyonlarca çocuk işçinin bulunduğu ve çocukların yarısının tarımda, diğer yarısının ise sanayi ve hizmetler sektöründe çalıştığı belirtildi.
Raporda şöyle denildi: “Çocuk işçilerin en az yarısı tarımda yaşamını yitirmiştir. Bu durumun bir yönünü tarımın çökertilmesi ve aile emeği içinde görmeliyiz. Diğer yönü ise mevsimlik işçiliktir. Çocuklar mevsimlik işçiliğin kadınlar ile birlikte omurgasını oluşturmaktadır ve ‘Çocukları çekip alırsanız mevsimlik işçilik kalmaz’. İnşaat, metal, ticaret, konaklama, gıda ve tekstil iş kollarında da hatırı sayılır oranda çocuk işçi çalışmaktadır. Çocuk işçiler kalıcı olarak, yaz sürecinde ya da çırak ve stajyer olarak yani sermayenin ‘meslek lisesi memleket meselesi’ ilkesi kapsamında işyerlerinde çalışmaktadır. 4+4+4 eğitim sistemi ya meslek lisesine gidişi teşvik etmekte ve böylece sermayeye ucuz teknik eleman sağlanmakta ya da çocukları eğitim dışına itmekte ve vasıfsız iş gücüne katmaktadır. Özellikle eğitim dışında kalan çocukların yaşamı daha da zorlaşmaktadır. TÜİK’in 2013 yılı açıklamasına göre okula devam etmeyen çocuklar için haftalık fiili çalışma süresi 54.3 saat ile Türkiye ortalamasının üstündedir. Üçte birine işyerinde yemek verilmemektedir. Yüzde 36’sının haftalık izni, yüzde 89’unun yıllık izni yoktur. Ve İSİG Meclisi olarak tespitlerimize göre daha fazla iş cinayetine maruz kalmaktadır.
‘DEVLET YA YALAN SÖYLÜYOR YA DURUMU BİLMİYOR’...
Devletin kendi yasalarına dahi uymadığı belirtilen raporda şu ifadeler yer aldı: “Çalışan çocuklar korunmamakta ve çalışması yasak olan iş kollarında çalışmanın yanında 15 yaşın altında da çocuklar çalışmaktadır. Ayrıca çocuk işçi sağlığı ile ilgili bir çalışma yapmamakta ve öyle ki çocuk işçi ölümlerine dair de çelişkili açıklamalarda bulunmaktadır. Örneğin Eski Çalışma Bakanı Faruk Çelik bir önergeye verdiği cevapta 2013 yılında 21 ve 2014 yılında 16 çocuğun çalışırken yaşamını yitirdiğini belirtip bu sayının 2002-2014 yılları arasında 127 olduğunu açıklamıştır. Devlet ya çocuk işçiliğin durumunu bilmiyor ya da doğruyu söylemiyor. Ya da her ikisi de. İSİG Meclisi olarak son üç buçuk yılda en az 194 çocuğun çalışırken yaşamını yitirdiğini açıklıyoruz.”
2016’NIN 9 AYINDA 42 ÇOCUK İŞÇİ ÖLDÜ...
2016’nın ilk dokuz ayında 42 çocuk işçi iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. Hayatını kaybeden çocuk işçilerin sayısı ve aylara göre dağılımı şu şekilde gerçekleşti:
Ocak ayında 14 yaş ve altında 1, 15-17 yaş aralığında 2,
Şubat ayında 15-17 yaş aralığında 4,
Mart ayında 14 yaş ve altında 2, 15-17 yaş aralığında 2,
Nisan ayında 15-17 yaş aralığında 3,
Mayıs ayında 15-17 yaş aralığında 3,
Haziran ayında 14 yaş ve altında 2, 15-17 yaş aralığında 4,
Temmuz ayında 14 yaş ve altında 5, 15-17 yaş aralığında 7,
Ağustos ayında 14 yaş ve altında 1, 15-17 yaş aralığında 2,
Eylül ayında 14 yaş ve altında 2, 15-17 yaş aralığında 2 çocuk işçi yaşamını yitirdi.